Çıtır simit ve incebelli bardaktaki çayın buğsunda sessiz bir akşam üstü,
Ocağın ortasında sensiz İzmite ilk kar düştü.
Sensiz geçen günlerde menekşeler soldu
Bana küstü küçük camın önündeki aşk merdiveni
Döneceksin umudu yaşatıyor beni
Anahtarım tıkırdarken demir kapıda
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.