Gelecek Yıllar Şiiri - Kasım Kobakçı

Kasım Kobakçı
2647

ŞİİR


5

TAKİPÇİ

Gelecek Yıllar

Uyandığımda tan vakti,
Parmağımla bastırdım zembereği,
Vardı gözlerimde, uykunun kiri,
Sordum kendime, niye diye,
Kalmasınmış ıslaklık gözümde.
*
Buydu, aman aman sebebi,
Başka bir sebepten dolayı,
Kurumasın yüreğimin derdi,
Yitirmesin neşesini,
Ne tadını, ne lezzet merhemini.
*
Bulurum, yeni yeni düşünceler,
Sevgi hariç, her şeye paha biçilmeli,
Ve kuyular kireçli.
Neşe saçın, aç çocuklara,
Erik, kuru üzüm ve kurabiyeler,
Anneler uzatsın çörekleri.
*
Öğretilsin çocuklara mesleği,
Değişik bir şeydi, mecburisi,
Yaşamasınlar içlerinde çelişkiyi,
İyileştirirmiş doktorun ilaçlısı,
Hocanın, imamın, müezzinin dinlisi,
Bilim adamının uzmanlaşmışı,
Soytarı siyasetçinin halkçısı,
Hastaların en iyisi, ruh hastası.
*
Adını söyleyemediğim şeyleri,
Sevmemeliyim, hiçbir şeyi,
Öyle diyor, başroldeki akıl yoksunu,
Film izlemek de zor,
Bıraksam bu metni, yazıldığı gibi,
Film yapsam diyorum,
Sonu şaşkınlıkla biten.
*
Fermentasyon diyebiliyorum oysa şaraba,
Kızıl içkiydi ama önceden,
Mey deseler, de şiirin başlığına,
Ne de çokmuş, masaların hatıraları,
Nasıl da sıkılmadan, o muhabbetler,
Epeydir, şaşırıyorum ona.
*
Kaybetmiş bir sarhoş, kendi sarhoşluğunu,
Peydahlanmış yollarda, yürüyüşlerin dengesizi,
Girdim odaya, bu ne dağınıklık,
Gezdim durdum dünyada, her yer kaybolmuşluk,
Bindim rokete, gittim fezaya, sonsuzluk,
Karnı doymaz insanımın, hayattan yılgınlık,
Belki de, alnının çatısı,
Yanağından öpsem, sev oluyor.
*
Çok susuyorum, ben bazen,
Hele, o olmayınca,
Yastık bile, bıkıyor düşüncemden,
Süzülüyor, kulağımdan,
Sanırım geldi, tütünün sırası,
Öyle geliyor işime.
Avutuyorum, bazen de kendimi.
*
Göğüs demiyorum mesela,
Memeymiş kadında olanı,
Yeri yurdu dışarıda duranı,
Çevresi geri kalanı,
Bedenle göğüs bölgesi.
*
Göz fetişisti oldum,
Güzel, ne bulsam bakıyorum,
Çok bakınca olanları, anlatsam şimdi,
Sopalık olurum,
Tutulurum ben de, çok üşüyünce.
*
Ayı cinsleri var, mesela,
İzliyorum televizyonlardan,
Israrcı oluyorlar hep,
Bıyıklarını kemiriyor, bu baskınlar,
Azgın teke sendromu, diyor gazeteler,
Bre utanmazlar,
Hani, dengi değilsen birisinin,
Nedir, bu kadar ısrar etmek,
Nedir, ömrü tüketmek,
Sövüyorum evet,
Dili kesilsin, diyorum,
Ölsün, gebersin belki de,
Yalandan geçmiş içi,
Konuşuyor hep dili,
Öl ulan, öl işte,
Kadın mı, et mi, insan mı, demeyi bilmeyen,
Ölmeli evet, erkekler,
Ve bu dünyayı,
Ya kadınlar,
Ya da deliler yönetmeli.
*
Rahat olmalı insanlar,
Hani yüzsüz değil,
Hemen anlar gözün, anlattıklarını,
Aklı başında bakanlar,
Gel bilmem kaç yaşına,
Bozulmadan git toprağa
Yaşama kardeşim yaşama.
*
Bıktım ben, bu akıllılardan,
Geçerlerken dünyanın,
Hayatın ve masumluğun ırzına,
Manifestolar,
Anayasalar,
Kanunlar ve dalga kıranlarla,
Eti kemikten ayıran kitaplarla,
Yaratmadalar bir azgın teke.
*
Bilmiyorlar ki yönetmeyi,
Kızdırıyorlar içimizi, alt dizededir doğrusu,
Su serpseler içimize, su tankerleri,
Aç, koca mahalle aç,
Adamlar huysuz,
Kadınlar uykusuz,
Sayıl sayıl dur,
Seçemezler sürüden.
*
Sular klorsuz olmalı,
Ve yasaklanmalı, çatı saçmalığı,
Çer çöpten,
İki gece kondu,
Biraz bıyık,
Asacaksın alayını da,
Kafadan koparmalık.
*
Gazetelerde haberler,
Falancanın ırzı,
Filancanın ırzı,
Yetmiyormuş gibi,
Önüne gelen,
Yazıp yazıp, bırakıyor metni.

Geldik şimdi, en ciddi bölüme.

Yetsin artık, biz erkeklere,
Dünyayı, kadınlar, kızlar, çocuklar,
Ve de aklı yitikler yönetmeli.

Özgürlük gelmeli, gelecek yıllara.

Kasım Kobakçı
Kayıt Tarihi : 5.8.2025 13:28:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!