Bugün de bak akşam oldu
Kalbim yine hüzün doldu
Açan güller bir bir soldu
Gözyaşım sel olmadan GEL
Yeniden yeşersin solan umutlar
Artık yeter bitsin bu ayrılıklar
Yaş dolu gözlerim yollara bakar
Gözyaşım sel olmadan GEL
Kalbim kan ağlıyor yine yaralı
Günler ay oldu beni bırakalı
Bilmem ki sana nasıl anlatmalı
Gözyaşım sel olmadan GEL
Kayıt Tarihi : 8.12.2008 23:57:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Yeşile boyadım gökyüzünü
Yeşile boyadım geceleri
Sensiz saatleri
İçimde hasretleri
Ümitleri, hayalleri
Sevgileri
Ne varsa bu âlemde
Gördüğüm hepsi yeşil
Hepsi yeşil gözlerimde
Paletimde başka renk
Kalbimin atışında ahenk kalmadı
Bu dünyada, bu sevdaya denk bulunmadı
Yeşile boyadım ne var ne yok
Yeşile boyadım az çok
Yeşile boyadım büyük küçük
Yeşile boyadım yakın uzak
Her şeyi
Her şeyi yeşile boyadım
Neden mi?
Senin
Senin de gözlerin yeşil ya…
YETER ARTIK!
Ne günahım vardı ki gittin?
Bunun için kendimle kavgam var.
Ahımı aldın da gittin,
İçimdeki senle kavgam var.
Meleğim Yeter artık, yeter bu işkence!
Ya sen gel, ya Azrail’imi gönder!
Kimseler görmesin diye
İçime akıttığım gözyaşlarım,
Deniz derya olmuş yüreğimde.
Hal kalmamış bedenimde bileğimde.
Meleğim Yeter artık, yeter bu işkence!
Ya sen gel, ya Azrail’imi gönder!
Şimdi soframda ekmeğimle aşımla küsüm.
Dostumla kardaşımla küsüm.
Yolumla yoldaşımla küsüm.
Anlam veremiyorum kendime; kendimle küsüm!
Meleğim Yeter artık, yeter bu işkence!
Ya sen gel, ya Azrail’imi gönder!
Gittin gideli bir içten tebessümü unutmuş yüzüm,
Kahkaha mı? O da ne?
Diğer adım olmuş hüzün,
Mutluluk mu? O da ne?
Sözlükten bakmam gerek tarifine.
Meleğim yeter artık, yeter bu işkence!
Ya sen gel, ya ölüm meleğimi gönder, gönder!
bahri gören
YETER ARTIK!
Ne günahım vardı ki gittin?
Bunun için kendimle kavgam var.
Ahımı aldın da gittin,
İçimdeki senle kavgam var.
Meleğim Yeter artık, yeter bu işkence!
Ya sen gel, ya Azrail’imi gönder!
Kimseler görmesin diye
İçime akıttığım gözyaşlarım,
Deniz derya olmuş yüreğimde.
Hal kalmamış bedenimde bileğimde.
Meleğim Yeter artık, yeter bu işkence!
Ya sen gel, ya Azrail’imi gönder!
Şimdi soframda ekmeğimle aşımla küsüm.
Dostumla kardaşımla küsüm.
Yolumla yoldaşımla küsüm.
Anlam veremiyorum kendime; kendimle küsüm!
Meleğim Yeter artık, yeter bu işkence!
Ya sen gel, ya Azrail’imi gönder!
Gittin gideli bir içten tebessümü unutmuş yüzüm,
Kahkaha mı? O da ne?
Diğer adım olmuş hüzün,
Mutluluk mu? O da ne?
Sözlükten bakmam gerek tarifine.
Meleğim yeter artık, yeter bu işkence!
Ya sen gel, ya ölüm meleğimi gönder, gönder!
TÜM YORUMLAR (12)