Yüzün bir sebepsiz korkuyla uçuk,
O gün başucuma karalarla gel
Arkanda, çepçevre, kızıl bir ufuk,
Tepende simsiyah kargalarla gel
Elinden, dal gibi düşerken ümit,
Ne bir hasret dinle, ne bir ah işit;
Bir yaprak ol, esen rüzgarlarla git,
Kırık bir tekne ol, dalgalarla gel.
Kayıt Tarihi : 19.8.2000 17:09:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Necip Fazıl Kısakürek](https://www.antoloji.com/i/siir/2000/08/19/gel-6.jpg)
Kaleme alınan şiirin bence tema'sı bu.
Işıklar içinde, nurlar içinde kalsın,
Ruhu şad olsun.
İkinci dörtlükte ise sevgilinin gelmesinden sonrasını tasavvur edilmiş. 'Elinden düşerken dal gibi ümit' dizesi âşığın ölüm anını temsil ediyor olmalı. Âşığın hasretini ve âhını dinlemeyecek, bir yaprak gibi esen rüzgârlarla gidecektir. Daha sonra onun kırık bir tekne olup dalgalarla gelmesi istenmektedir. Kırık bir tekne olarak dalgalarla geliş ile sevgilinin ölümü anlatılır.
Şiir gibi şiir denir ya öyle bir şiir.
Ruhu şad, mekânı cennet olsun.
Seğmenoğlu
Allah-c.c- Kur'anda mü'minlere, "EY GÜNAH İŞLEMEKTE HADDİ AŞAN KULLARIM ! SAKIN ALLAH'IN RAHMETİNDEN ÜMİT KESMEYİN! ÇÜNKÜ ALLAH, BÜTÜN GÜNAHLARI AFFEDER. O ÇOK BAĞIŞLAYAN VE ÇOK MERHAMET EDENDİR." buyururken, Necip Fazıl beyin bu ayetin manasını hiç kaale almadan "Elinden dal gibi düşerken ümit" deyivermesi de ayrı bir gaflet örneğidir.
Allah taksiratlarını affetsin.
Üç günlük dünya için gayret üstüne gayret,
Ebedi bir yaşam için gayret yok hayret.
...
Gençliğine güvenip vakit çok erken derken;
Belki de elveda bile diyemezsin giderken!
...
Surda bir gedik açtık mukaddes mi mukaddes,
Ey kahpe rüzgar artık ne yandan esersen es.
TÜM YORUMLAR (17)