Gel Şiiri - Sadık Mustafa Karasoy

Dur yolcu nereye gidiyorsun böyle,
Sen ne iş yaparsın hadi söyle,
Yüklenmiş Kervanın nere gidiyorsun böyle,
Elin diline düşmeden gel,

Yolculuk uzun ve çetin geçer,
Arkanda bıraktıkların seni bekler,
Kırılmış Testin Suyu Toprak içer,
Testi gibi Gönülleri kırmadan gel,

Yolun sonu olunca aklar düştü saçına,
Nice Dağlar geçtin tek başına,
Varınca bir selam sal Allah aşkına,
Saçın başın yolmadan gel,

Buraları düşünme geçiyor günler,
Sensiz kalmak acı verir bu aralar,
Sesine hasret kaldık neredesin artık gel,
Ağzın dilin lal olmadan gel,

Öksüz koyma burda bizleri,
Çok özledik gelin artık sizleri,
Çalamaz olduk uzun uzun Sazları,
Sazının telini kırmadan gel,

Sadık derki nedir bu sitemin,
Hep dertli dertli söyler dillerin,
Geri kalmaz arkandan Tellerin,
Yetsin artık Sadık Toprağa düşmeden gel,