Geceler Senin Işığını Kıskandı
Deniz kenarını yalarken sessizliğe teslim olmuş bir bakış,
Hicran toplanıp omuzlara konulur,
İki kaşın arasında dünya devrilir,
Gürültülü, korkulu esmer, hasret sofrasında.
Komşu neredesin?
Körlük düştü mesafelerimin önüne,
Yanımdaki sesimde onun sesi titrerken,
Ulaşılmaz,
Ağıt, yüreğine ait bir aşk şarkısıydı,
Geceler lale, geceler güldü,
Vefanın yanağına iki damla gözyaşı düştü,
Çorak toprakları bile yeşertebilecek bir şefkatle.
Gül dalında güzelsin,
Dalından kokunu dünyaya saçıyorsun,
Kokuna sarılmış geceler,
Sabah dallarında neşelenen kelebekler,
Aşkın gözbebeklerine kokunu üfler,
Kardelenler akşamları sabırsızlıkla bekliyor,
Tutsak kış akşamlarından dona kadar,
Sanki baharı müjdeliyor.
Bahar yakın mı?
Yoksa çabuk mu döndünüz göçmen kuşlar?
Bu sahte bahar sizi de mi aldattı?
Kar, kır çiçekleri gibi yağmaya başladı,
Ruhumu acıtan senin sessizliğindi.
Ters çevrilmiş cümlelerin telaşında,
Gece akıyordu gözlerimden,
Geceleri gözlerine,
Sabahları saçlarını ağartıyordum.
Güneş her zamankinden daha parlak üzerime doğuyordu.
Pencereme konan bülbül senin hakkında şarkı söylüyordu,
Her zamanki gibi gizlice bakıyordun.
Penceren yarı açık.
Ey gecenin gülü, sırrın seninle kalsın,
Gizlice bana bakan gözlerin,
Komşuluk uğruna pencereni kapatma.
Mahallene hevesli iklimlerle karşılaştım.
Bir sürü yıldız yaptım ve saçlarına serptim.
Geceler senin ışığını kıskandı ve kapında uyandı.
Kayıt Tarihi : 23.11.2023 22:32:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!