Gecede Keman Hıçkırıkları Şiiri - Nuri Can

Nuri Can
407

ŞİİR


96

TAKİPÇİ

Gecede Keman Hıçkırıkları

Gülnaz'a

Akşam olmakta
uzak dağların ardında trenler geçmektedir şimdi
gözlerimde mavi gecelerin yıldızları
yüreğimde özlemin ince sızıları
yorgun güvercinlerin kanat çırpınışlarında soluğum
bakakalırım her akşam öyle dalgın, dargın ve ıraklardan ırak
yalnızlığımdır damlayan karanlığın kirpik uçlarında her gece
her sabah bir çocuktur içimde alıp başını gider uzak dağların doruklarına
yıllar var ki tek bir çiçek açmadı gönül bahçemde
kabr-i hanemde tek bir yolcu geçmedi
çöl oldu gülüstanım
şiiristanım, düşistanım

oysa hep yolculuklardı sakladığım kendime, keşifsiz denizlerdi
yıllarca bir ayrılığı biriktirdim deltalarda, bir yalnızlığı
kendimden kaçıp kaçıp kurtulmak isteyen bir gemiydim belki
belki bir deliydim herkesin akıllı olduğu bir dünyada
oysa yıllar varki tek bir gemi gecmedi denizlerimde
göğümde tek bir martı uçmadı
yaşlı ve yalnız bir ağaç gibi sürgün kaldım yüreğimin içinde
bilirimki, her akşam gözlerimde akıp giden o çağıltı
avuçlarımda taşıdığın ateşle sudur
uzak dağların ardında kalan menekşe gözlü bir kızın kokusudur
her dizede yüreğime kanayan sözcüklerle yazılan

akşam olmakta
uzak dağların ardında trenler geçmektedir şimdi
yüzümde sınırları çizilmemiş bir hüznün camları parçalanıyor
depremler başlıyor her gece, şehirler çöküyor içimdeki çukura
ve her sabah yeniden yüreğimde sızılarla uyanır bir dağçiçeği
bakarım öyle uzaklara kanayan gülüşlerle, kırık düşlerle
ki, metropol duvarlara yapıştırılmış
boynu bükük bir resim karesi gibiyim sanki
hüzünlü yüzüm aykırı sakalımla

Akşam olmakta
uzak dağların ardında trenler geçmektedir şimdi
gecede keman hıçkırıkları, başımda gam
belki analar ağlamaktadır uzak bir kentte
yittik çocuklar, yorgun babalar ve yüreklerinde ezikliği çaresizliğin
belki herkes bir yarayı sarmaktadır kendi içinde kimbilir
kimsesiz bir ölümü karanlığında

yıllar varki, ayrılıklar yaralı bir nehir gibi akmaktadır içime
rüzgarlar eserken alnımın sahillerinden, uzak denizlere savrulur düşlerim
kirlenir mavi gülüşlerim, yaralanır martılar, havada asit ve kir kalır
simsiyah bir bulut gölgeler yüzümü her gece, gecelerki, yaslandığım tek sığınak

akşam olmakta yine
ey geceden gelip geceye giden trenler
bir gün yanlış saatlerin gözlerimde buluştuğu bir noktada
bir damla su gibi düşünce hayatın uçurumundan
son isyanını çekince yüreğim, alıp götür beni buralardan
insanın uğramadığı uzak kıyılara
bir derviş gibi ıssızda yanmak için, kendi içimde sarmak için yaramı...

Nuri Can
Kayıt Tarihi : 4.6.2003 01:35:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Ali Ziya Çamur
    Ali Ziya Çamur

    Karamsarlık ve çaresizlik yakışmıyor dizelerinizin arasına.

    Cevap Yaz
  • Şükran Günay
    Şükran Günay

    Hüznü yasayabilmek ve dizelere aktarip paylasabilmek ne güzel!

    Yalnizligin varligidir bu güzel dizeleri yazdiran. Bu da bir güzellik ve birliktelik degil mi yüreklerle?

    Cevap Yaz
  • Naime Erlaçin
    Naime Erlaçin

    Hüzn'ü severim ben. Özellikle de bu kadar güzel ifade edilmişse...Çok beğendim bu şiiri...

    Cevap Yaz
  • Hülya Topçuoğlu
    Hülya Topçuoğlu

    bu karamsarlık size yakışmıyor..böylesine duygulu ve hassas bir yüreğe sahipken...umut her zaman vardır...duygulandım...yüreğinize sağlık...
    Hülya Topçuoğlu

    Cevap Yaz
  • Yusuf Serbest
    Yusuf Serbest

    güzel! ...
    tebrik ederim....

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (5)

Nuri Can