Rengârenk ipek çileleri
Yedeğimde makara sandığı
Saçakların arasından açılmış
Dar bir desen tünelinde
Yitik, sessiz ve yorgunken
Elimde mi seni düşünmemek
Bu duvarlar niye konuşmaz benimle
Seni anlatsam gün ışıyıncaya dek
Belki "onların da yüreği kırmızı tuğlalardır"
Çarpıntısını hiçbir zaman duyamadığım
Alman tezgâhlarındaki bobinler döndükçe
Bir ben bilirim, gecekondusu yıkılmış bir ailenin
Daha sarılmamış acılarıdır tükenen iplik
Lâl desenler dokundukça
Mümkün mü suskunlukla bir sevgiyi büyütmek
Elemiye'ye taktığım her karışık çilede
Tezgâhlarda boşalmış makaralar,
Dokuma hatası şiirler artmasın diye direnmek?
İsterdim ki hepsi:
Mekik değiştiren yağlı ellerim
Kırık tamburlar
Yıldızsız bir atölye gecesinde unutulsun
Yanardöner düşlerin, senin zengin düşlerin
Çıkacağın kaç yolculukta, kaç yalnızlık
Bendim o korkmuş çırak, ustasının yanında
Tezgâhlar hep susardı sabaha yakın
Senin şarkıların başlardı, alaca
Kışkırtıcı ve utangaç...
Sevgilim yoksa
Böyle kaçak şiirler mi çıkardı
Sinirli, yıpratıcı gece vardiyalarında...
Kayıt Tarihi : 11.10.2018 12:02:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!