Geber! Şiiri - Sevinç Kavuk

Kürt, Türkiye içinde bir durum ile püsküllenmedi!
Türkiye’nin kürt diye bir sorunu yok!
Kürt, Avrupa, Amerika, İngiltere'nin terörlük adıdır!

Kürt, Orta Asya planı için oyalama işine seçilen, 1963’de bir karmaşaya yüreklendirilen, yüz verilen, bir ideoloji hayali diye, Maks, Lenin diye genç anlayışları bir hedefe kışkırtıldığını anlamayacak bir ilerleyişe ve organize edilen vurma, asma, kesme gibi iç olaylarıyla, ister hükümet tarafından, ister istenç dışı halk içinden denilsin, önemsizdir, aynı taktikle gelecekte hep zaman kazandıran şaşırtma olarak kullanılacak malzemelerdir…ve bu malzemeleriyle de Tarihe olay pislikleri olarak ve o halleriyle geçecekleridir...

Kürt kavramlı sözcükleri yoktur Türk edebiyatımda!
Türkiye ve yüreğini vatan yaşatarak yaşayan Türk Milleti vardır!

Sorun diye hep bir tarafı bir tarafa saldırtıp, kardeşi kardeşe vurdurma heyecanında kuduzlaşarak ille de sömürge edeceğim hırsında olan güçlü ülkelerin, her gelişmeyi de bu süreçte disiplinli, planlı veya plansız veya uygun bir tesadüf, bir sürpriz de olsa, planlı bir halde biraz dinlendirip, biraz rüzgar edip estirdiler ve fırtına olarak esecekler…akıllarınca… Asya’da da… ve böyle hep yine…ve yine…

1960’dan beri 168 ülke parçalamaktaki başarılarına az denilemez… niye bu güne kadar salladıklarını anlamaya da açıklamadır belki; sömürge edip, yer altı kaynaklarını boşaltıp, milleti sindirip, halsiz ve çaresizliğe ulaştırdıktan sonra ancak, terk ederek öbürüne devam etmek içindir, denilmeye hangi felsefe acaba bocalıyor olacaktır…

Hiç bir Terör ve Terörlük ülke içinden fırlayıp çıkmaz!
Ülke içinde elbet çeteler oluşur, kazalar olur, acılar, kuraklık, açlık olur…
Ama Terör olmaz! Terör, hep dış ülke odaklıdır!
Ülkeler birlikte çalışmaya, bir masada, bir amaca oturmayı bilmelidir!
Dünya ülkeleri insanlarına karşı kaçınılmaz olan bu sorumluluklarıdır!

Demokrasi ile idare edilenler için düşünüyorum bunu; hiçbir ülkenin hükümeti, halk tarafından seçildim diyerek, ülkenin askeriyesini, polisini, ordusunu, okulu, üniversitesini, yani seçildi diye organ ve makamlarını istila edemez keyfince!

Vatan ve milletin bütün organlarıyla birlikte düşünen olarak,
Vatan varlığı ve Millet birliğinin bütünlüğü çerçevesinde,
Ne o bu şu organından, ne o bu şu makamından gizli bir karar alamaz!
Seçilen hükümet,
Birlikte düşünecek ve bu kapsamda yönetecek olduğu demektir!
Demokrasinin tüzüğü, Cumhuriyetin Anayasası, Milletin ruhu vardır!
Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir! Bu doğallıktır işte
Hükümet, halkın çoğunluğu ile seçilen varlığına tek anlayış olarak!

Halkın çoğunluğu seçti diye sağ bacaklı fistan giyinecek, sol yanım açık kalacak emrinde bir hakimiyet anlayışına hürriyet hakkı değildir! Kıçımı aç başını kapat despotluğu olmak değildir!
Terör, dış ülke etkenli doğar! Ülkemde, onları tutuklamak hakkımdır!
Bu varlığıdır vatan, olgusuyla da korunan. Her ülke için zorunlu geçerliktir bu hak!

Her ülke, Terör ilanına duyarlı ve saygınca uymak zorundadır!
Her ülke, Terörü engellemeye sorumluluğa zorunludur!
Her ülke, Teröristi ya tutuklayacak ya da tabası olduğu ülkeye teslim edecek!

Türkiye bugün, varsayalım ki, hiç hesapta değildi bu amaç, boş bir meydan olarak duran Irak, saygısızlık doruğu denir buna insan hakkı biliminde, insan hakkı diliminde değil, dikkat edelim demek kar etmez ya, yine de bu haliyle, buradan ülkesine saldırılan haliyle, Teröristlere bu boş meydan yaratılan yörenin, canım Irak, canım Toprak, Canım Mezopotamya Kültürü Yurdum, canım coğrafyam, seni zor kullanılan bir saldırı gücüyle bu soktukları halinle isimlendirmek zorundayım, anlatabilmeye… af et beni… af et beni…

Türkiye bugün; Teröristlerin vur kaç diye kullanmasına yaratılan ve Teröristlerin de vur kaç kullandığı bu boş meydanın en içlerine kadar Teröristleri aramaya haklı ve hakkını da kaçınılmazca kazanmış olduğudur!

Yönetilmeyen, denetlenmeyen bir yıkım ve saldırı hakimiyeti bir durumu yaratanlar, bu hakkı Türkiye’ye yaratmaya ve kazandırmaya zorlandırdıklarıyla sorumludur!

Irak’ı Amerika dağıttı! Keyfine göre, vay efendim süre istiyorum, yok efendim saray istiyorum hakkını kaybetmiştir böylece! Hak soytarılığını yani…

Türkiye yanında ve Türkiye ile, Türkiye’ye en az dahi artık zarar vermeden, zarar yaratmadan, birlikte Teröre karşı bu bıraktığı boş meydanda yarattığı toplum bilincini zehirleyici, uluslar arası ilişkiyi yaralayan bataklığını kurutmaya çalışmak zorundadır!

Ben yıktım, bıraktım, sen de
dokunamazsın, seni zehirliyorsa geber! deme hakkı
bir uluslar arası sorumluluk anlayışı, kuralı, hukuku… nedir bu acaba?
Ne çabuk nereye yönlenir, hangi hayra, hangi şerre… düşünsene ey sefil…

Bir ülkenin iç işleri olarak bu haller, bu haklar tartışılır elbette!
Ama asla bir sağlık amacına yeterlilik hakkı -arsızlığını dahi sızlatan boyut- olamaz!
Bir yangın söndürülmek ister!
Düşünmeye ve değerlendirmeye önceden de var haliyle, bir yangın söndürme organlarını geliştirmeye, daha sağlıklı donatabilmeye sonrasına da yine devam edileceğidir! Ama önce ve derhal söndür ateşi!

Uluslar arası sorumluluk zorunluğu, Terörün bugün durumuyla Türkiye adına, şu kadar metre bu kadar kişiyle gibi bir karar hakkı, hukuku, vicdanı, ödevi, görevi, sağlığı, inancını… uluslar kaybetmiştir…
Bu masrafları, acılarıyla ve süreçleriyle de Uluslar arası kasası Türkiye’ye ödemek zorundadır!

Nereye baş vuru yapılıyorsa, yapılmıyorsa da, daha niye ve ne bekleniliyor?
Kürt hallerini nerede sağlığa kavuşturuyorlarsa oraya baş vuru yapılır!
Kürt saldırganlarını toplarken nerede organlaşılıyorsa oraya baş vuru yapılır!
Kürt, Terör suçuna aynı zamanda artı bir baş vuru yeterliği değildir elbet!
Ama kayıtsız şartsızlıkta Teröristleri istemeye de, durdurmaya da
Masrafları, tazminatı istemeye de doğru adreslerdir! Ve de doğru zamandır!

Ne metresi, ne kişi sayısı, ne zamanı bu sözü edilmeye daha cüret edilen…

Amerika, Avrupa, İngiltere’ye çağrımızdır diyoruz millet olarak
Ya durdurun ya tutuklayın ya teslim edin Teröristleri ya da bu yeni
Uluslar arası veya global masalınız veya özel davranışlarınızla
Vatan ahlakına zulmünüze bu katıklık dozajınızdaki geberinizle
Vatan ve millet şuuruna bu saldırı adaplarınıza LANET OLSUN!
İnsanlığa sığdırdığınız bu nefret boyutunuzla KINIYORUM! Şiddetle!
Çağdaş yaşama hep daha sapıklaşan bu küfürlerde şiddetinizle!

Kendi seçtiklerinizle konuşarak vatan yüreğine saldırmaya vaz geçin!
Asya’da, hangi komşu kardeş ülkeye dalarsan sadece kınamayacağım!
Bugünkü soktuğun halimle dahi, orada da artık karşında olacağım!
Yüreksiz Amerika, Avrupa, İngiltere ya derhal oturup masada anlatın!
Ya Asya’da keyfinizce dolaşmaya hak görmüyorum, şartsızca anlayın!

Kasım 2007