Kırık bir bardakta toplanıyor gökyüzü,
kan, duman, ve çocukların sessiz çığlığı.
Duvarlarda yitik bir yankı:
Sesimizi duyan var mı?
Duyan var mı?
..
kimse duymuyor.
Bir ananın ellerinde susuyor
karanlığın en nefti bombaları.
Göğe doğru eğiliyor minare,
bir dua tutuşmuş, yanıyor umudun kalbiyle.
Gecenin ceplerinde saklanmış yıldızlar,
Sevdanın ellerinden
Annelerden
Bebelerden
Mücahitlerden
düşüyor,
tek
tek
İmanın limanına sığınarak.
Taş dediğin…
taş değil artık,
Yürek bu.
bir ağırlık,
yüzyıllık suskun bir dil bu.
Her kıvrımı kanıyor ağız dolusu kelimelerin,
Her harf,
Her kelime,
bir cenaze...
Gazze,
bir su damlasının
harflerle
Dünyayla
İnsan olmaklığa kavgası.
Bir tufanın rahmi,
Dinmeyen imanın asırlık yankısı
Bir gölgeden arta kalan umut,
bir çocuğun omuzlarında büyüyen dağsın.
Ve bil ki,
Ey Gazze
bir gün…
bir gün şiirler üşüşür sokağına,
kan kokusunu süpürür rüzgâr,
Eğiliriz öpmek için
Şehit kokulu toprağına
Sen, doğarsın yeniden küllerinden:
Değilsin bu dünyadan bir şehir
Adın çağlar ötesine yüce bir sesleniş..
Her harfin,
Her kelimen
Her sokağın,
Bir direniş...
Kayıt Tarihi : 8.12.2024 12:45:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (2)