MEŞK-İ HU VAKTİ... Sabahın bereketine ulaşmak, onun için çalıştığımız ve ona ait olduğumuz sınırları aşan hıncahınç düşünce yumağıdır aşk. Kibirli yanında yolculuğuna rağmen, hüsnü niyetin arkasını gör, sineye çekmek istediklerin aşkın ikramıdır, fedakarlık yapmayanın sevgisi olmaz, gafletten hissedemiyorsun, kendini yaşarken konuşursun, hem seveceksin, hem sevileceksen bütün iş uyanık bulunmak. Kalpleri ölüler söz dinlermi? Oysa şems vakti insanın sökülen, yırtılan ruh kumaşının atkı ve çözgüsünü ışıktan iğneyle örenler karanlık kavramını aydınlatırlar. Gecenin çobanları uykuda uyuşan ruhlar dumura uğrayan şuurları uyandırmak,daha doğrusu üç perdelik yıkım oyununu bozmak için zehirli oklarını hem melanet soyluları suretlere, hem de çağdaşlarına fırlatır. Okları, Aşil'in kılıcına benzer; hem öldüren, hem de dirilten kılıca aşk. Sınırlarını zorlar, ufuklarını genişletip tertemiz, pırıl pırıl, kristal bir dil armağan ederler. Cümle bilgini zorlar inanmak, kuşlar ötüyor, biz anlamıyoruz. Zora talip olanlar sessiz kalır, basite talip olanlar zamanı aşıyor. Sonra suskunlaşır başlar ve devam eder şimdilik yok olan, anasız/babasız doğan çocuk neyi fetheder? Hepsi, O'durdan az düşüncelerin kırışıklıkları kalbinin arzusunu gözetleyen bu gözler aşkın resmine bakarken, zamanın raksı ne bu yuvaklakta? Bir asrın değil, bütün asırların şarkısında yanan ruhumda alevlenen. Aşkın ışıkları ışıl ışıl üzerinde güneş gibi,sen nasıl birşeysin hala çözemedim,bilmecem gibisin
HEPSİ SENİN İÇİN...Sevgi/li bir kimseyi gördün mü? Hanginiz ben'im derin bir bahtiyarlık içinde derdime cümle yanınla buyurdu Pirim. Iyimser olmak için pek çok neden var, geride kalanlarla ekmek tadında, dedi İhtiyar Bilge. Bize dünyayı unutturacak yolculuğu unutamam! Herkesin isteği kendine göre şafak vaktinde dedi Mirim. Yaz yağmuru gibı duygular kendiyle zıtlaşmada, seninle cümle kurmayı öğrendin mi? dedi Üstatım. Dünya cehenneminden çıkışım, alın yazısı demekten başka bir isim bulamadığım çok değerli adımlar sayesinde gerçekleşti, dedi Garip Çoban. Hiç kimseyle göz göze gelmemeye dikkat edenlerin ruhundaki karmaşayı fark ettiriyor suretler dedi Yoksul. Goncası bağırıyor gülün şems vaktinde, dikeniyle salınıp kuş dilinde okumak için aşkı dedi Deliler Şeyhi. Her gün uyandığında başka biri mi oluyorsun, ateşe at kendini ağlaşsın kıvılcımlar dedi Hırkasız Derviş. Söyleyecek sözü olanlara bülbül haber veriyor, meltem sana neyden bahsediyor kimseden yardım bulamıyorsan makamın naz'mıdır,niyaz'mıdır dedi Miskin. Geleceğe ilk adım için ne talep edersin sevgiden, çile içinde harekete geç ezber bozan yanında, muhalif yanınıza bir satır sonra cevap bulacağınız temaşaların hasretini yazın dedi Zahit. Cezbetmek, etkilemek, kendi önemini anlatmayan gecenin çobanları için sıfat aramayın insanlık sonsuz ihtirasla her hareketinle ölüyor dedi Şakirt. O meşhur yalnızlıktan kurtulmuş Allahla olan aşk!
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta