Çok kalabalıktı gar yine,
Asker sevkıyatı vardı herhalde.
İki genç kalabalığın içinde,
Yapayalnızdılar sanki gezegende.
Umurlarında değildi hiç kimse,
Hasretin ateşi kor gibi
Düşmüştü yüreklerine.
Birleşti yüreklerinin sesi
Sarıldılar özlemle.
Dediler “tren hiç gelmese,
Kalsak bin ışık yılı böylece…”
Vakit geldi, delikanlı atladı trene
Dönüp bakmak istemedi geriye,
Kız bekledi umutla
Delikanlı el sallayacak diye.
Bu bekleyiş umutsuzdu, nafile…
Geride kalmadı tek yolcu bile,
Hüznünün ağırlığı ile
Genç kız çökmüştü yere.
Tam tren niyetlenmişti harekete
Acı bir düdük sesiyle;
Son vagondan atladı bir gölge,
Gidemedi genç adam, döndü geriye
Onu parçalanmış yüreğiyle
Bekleyen sevgiliye…
Dudakları birleşti
Bin ışık yılının ilk gününde.
Ne olur sevgileri hiç bitmese,
Sonsuza kadar böylece sürüp gitse…
Kayıt Tarihi : 13.2.2008 20:18:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Sevgililer günü için genç sevgililere armağan ediyorum bu şiirimi...Sevgilerinin gerçekten bin ışık yılı devam etmesi dileğimle...
Sonsuza kadar böylece sürüp gitse…
Hep umulan ve yakıştırılan budur değil mi?Ancak asıl film sanırım evlendikten sonra başlayan olsa gerek.Sonsuza kadar devam eden sevgileri yaşayanlardan olalım inşaalah...Saygılar
Yüreğinizden sevgi eksik olmasın...
Yüreğinize ve emeğinize sağlık... Tam puanımla kutluyorum ve listeme alıyorum bu güzel şiirinizi...
TÜM YORUMLAR (17)