GAMZELİ GABRİEL
Hüzünle baktım bu sabah aynaya.
Devinen yılların vuslatsız aşkların,
Vefasız ve hayırsız insanların yıprattığı yorgun cemâlime.
Derinleşmiş yorgun çizgiler,karışmış biri birine..!
Yetmiyor takatım,sızlıyor sol yanım.
Oturmuş tortusu yüreğime,küflenmiş anılarımın.
Aldım götürdüm kendimi,
Gamzeli Ressam Gabriel’e.
Yalvardım,çiz beni baştan,yarat diye.
Böyle yorgun,böyle bitap yaşayamam,
Yüreğimde ki gülleyi,daha fazla taşıyamam.
Tuvalin olsun sinem,spatulan kurşun,
Biraz da beni yarala.
Bıkmadın mı elleri boyamaktan
biraz da beni boya.
Zaten ezelden yaralı,kalbura dönmüş yüreğim.
Dindir acılarımı.
Vur neşter gibi spatulanı , yüreğime yüreğime acıma...
Ya dindir ıstırabımı,ya da öldür beni.
Titremesin ellerin sakın,
Gamzeli Ressam.
Son vuruş olsun lütfen,sakın yaralı bırakma,
Göm beni gamzene,baş taşım olsun boyalı bir fırçan.
Unutur vefasız aşklarım,eşim dostum akrabalarım,bari sen unutma
Mutlanırım uğrarsan kabrime ara sıra.
Kayıt Tarihi : 27.12.2022 12:08:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!