Neden
ölürcesine sevenler hep ayrı düşer
ıraklar gözlenir
ayrılık gelip çatınca,
olması gerekti, oldu denir
neden
Bu gün günlerden ne bilmiyorum
İçmişim,
Körkütük sarhoşum,
Üstelik aşık...
Geçiyorum İstanbul’un üstünden
Seni çağırıyosam gel!
Bilki dardayım
Düşmüşüm
Soluksuz kalmışım belki
Aşım bitmiş, kanım çekilmiş
Nefeslerim buz kesmiş
duruyor ulan tamam duruyor
alnımızda bir namus gibi duruyor!
anılardan ettiğimiz bahis
umutlarımıza kilit vuruyor!
yani diyorumki adamlık değilmiş bizim bildiğmiz
-güzelsin, aynı zamanda kalleş
özelsin tamam, yedi tepelim
adın bir sevdaya, bir ayrılığa eş
darılma ama “O”nu senden fazla sevdim-
Kopar sanırsın en acı kıyameti
Ellerin titrer, gözlerin sanki kanar
Duymazsın hiçbir feryadı, hiçbir sesi
Yalnız onunkidir, kulağında çınlar...
Kayarken eli elinden hafifce
İşte en zor anıdır o ömrünün
-bir küçük aşıktır agor
geceden büyük bir kadını sever...
küçük olan bedenidir onun
yüreği agorun on adam eder! -
Agor olmak
Ben ateş misali yansam, kükresem de
Sen yine de sular gibi durul bana
Takma kafana ne kadar dirensem de
Ateşin hükmü geçer mi hiç suya? ...
.
.
Ey sevgili,
öyle anlar vardır ki
yıldızlar söner ya
saatler on ikiyi vurur hani
işte o zaman,
Sen gidince ben
Ateşi aldım avuçlarıma
Yeniden çizdim göğü
Bu defe kapkara
Ve tamamen sildim güneşi
Ki
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!