Ne kadar mutlu ettiysek,
O kadar yalnız kaldık...
Herkesi kendimiz gibi sandık
Tanıdıkça insanları,
Yalnızlıktan nasibimizi aldık....
Meğer ne çok aldandık
Dinden imandan söz ederek,
Çaldınız çırptınız
Yalanlarınızla ayyuka çıktınız
Halkın cebinden kırptınız
Dokunulmazlıktan yırttınız
Karaparaları akladınız
Gülmek bir maske
Yine de gülümse yalan olsa da
Sen gülmesen de, gözlerin gülsün ağlamaklı olsa da
Biliyorum zor olacak ağlarken gülmek
Hıçkırıklar boğazına düğümlenecek
Zor da olsa yapmalıyız hadi gülümse
Susman cehennem ateşlerinde yanmak gibiydi,
bir sustun, çarmıha gerildi bedenim ve kızgın demirlerle dağlandı
Ağlamansa mil çekilmiş gözlerinden
yağmurları boşaltmaktı
Bir ağladın, sağnak sağnak. yağmur yağdı şehrime
Bülbüller şakırdı gözlerin gülerek baktığında
Hangi renkten
Hangi dilden
Hangi ırktan
Hengi mezhepten
Olursak olalım
Aynı gökyüzünü paylaşmıyor muyuz? Biri öldüğünde,
Gerçeklerle yüzleşmek ağır gelir insana
Öyle bir ağır gelir ki taşıyamazsın
Acıdır gerçekler
Kör düğüm olur takılır boğazına
Yutmak istesen de yutamazsın
Dostun kahpesi sırtından vururken,
Zaten belliydi kaşığıyla verip,
Sapıyla çıkaracakları...
Üç kuruş zam
Gerisi gam...
Bu ne biçim bir yasa
İnsanoğlu önce bir kendini yargılasa
Fikirlere gem vurulmasa
Keşke önyargılar hiç olmasa
Geriye dönemeyiz bi kere doğduk
Kardeşin, evladın dostun
Onlarla ağladın, onlarda coştun
Sıkıldıklarında dertlerine koştun
Kalbura çevirdiler postun....
Hayvana takılır sanırdım eyer
Çocuklar küçük, borcum var derdi
Büyüdü çocuklar, borç ödendi....
Yollar kapandı, yaşlılık geldi
Ertelediklerin ruhunu deldi...
Sanmayın yaşanır ertelenmiş hayatlar
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!