Farkı yok ki, ha ora ha bura
Sökülmüş dikişlerin yama tutmaz sapır supur döküntülerini
Oluk oluk akışan yılgın yıkımların
Sanki kovalanmışı
Yüksek amperli kırbaç önlerinden kaçarcasına
Etrafı merkezi kontrollü dinleme ve dikiz tesislerinin
Elektiriği kaçağa bol verilmiş haddi hudutsuz avlularına
Kapalı kutulanır gibi küteden Duisburg
Zürich
San fransisko, Rio, Amsterdam veya Berlin
Farkı yok ki
Gökdelensi uzay ötelerine
Betonarmeli mekikler dokuyacağım diye şiddetli
Köprü bağcıklarına tökeziyip yüzüstü mars olan
Ve ayaklarının dibine çökük canına okunmuş
Yeraltı kaçakları gibi
Dallama direk çakılıp kalan
Dokunmaya gör..! Ağzının tadı kaçık çay şekerleri misalden
Bin ahını işitirsin ilikleri kezzaba yanmış
Evveli şekersi birşeydi ve birazcık da beyaz
Şu haldesi eyvah eyvah kem haram
Adana, Antep, İzmir, Bursa....Asvalt karası
Kalça göbek hi-hi lay-laya isimsizleşen çoklukla
Hele hele
Ne yandasını kendi bile bilmeyen
Ta ciğerinden cayır cayır oklanıp
Kızgın uçlarda şişlenmiş
Hadi gülüm yandan fistanı bol
Her saza gelen İstanbul.
Seyfi Karaca.......Temmuz / 10
Seyfi KaracaKayıt Tarihi : 28.7.2010 11:05:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!