Bir destur al girmeden, geliyorum diyiver
Sudan çıkmış balığa, dönerim bak sonunda
Tebdil-i kıyafetmiş, tanınır şey giyiver
Olur olmaz herkese, kanarım bak sonunda
Bakışlarda tos pembe, dizli desen desen
Nedir telaşın
Nereye böyle
Sen mi yılları devirdin
Yıllar mı seni söyle
Bildiklerini mi yaşadın
Yaşadıklarını mı bildin
Hani sıktığın bir, yumruk kadardım
Cihanı kuşatır işte burası
Dört odacıklı etten duvardım
Sevdayı yaşatır işte burası
Beyin emir verir o ulaştırır
Bakmayın gözlerimden, akıttığım yaşlara.
Sevinci bulutlardan,sağarak yaşıyorum.
Suskunluk orucuyla,girdiğim savaşlara
Özümde bencilliği,boğarak yaşıyorum
Her zorluk bir fırsatmış,sınamayla yoğruluş
Kurulur sofralar,demlenir çaylar
Sözlerin durusu dost meclisinde
Dertleri unutup,sevinci paylar
Umudun darısı dost meclisinde
Nadide bulunur değer biçilmez
Kafiyesi yarım, mısrası kırık
Dertli bir şiirin, hecesiyim ben
Besteler hüzzam, güfteler buruk
Hüznün nağmede ki, tümcesiyim ben
Gözlerimdeki damlalar
Kalbinin derinliklerine aksa
Sevgimi hissedebilirmisin?
Başımdaki sevda yelleri sana doğru esse
Anlayabilirmisin?
Bu aşkların en temizi en yücesi olduğunu
Gözde hala ışık var,kalpden akseden ayna
Onlar yalan söylemez gözlerime baksana
Tahtım tarumar oldu,sana sitemkâr boyna
Matemlerim aşikâr sözlerime baksana
Estirip gürlüyorsun,dinle sesizliğimi
Hadi yeniden gel
sen beyaz atlı prens
ben cadılıktan telfi eden prenses
özlem dolu günleri sayarken
vuslata beş kala olsun heves
Filiz Hanım efendi şirlerinizin tümünü okudum hepiside
şahaser olmuş sizi kutlar başaralarınızın devamını dilerim
hoşca kalı dostca kalın.Sevgi ve saygılarımla...