Yüreğimdeki çocuğu istiyorum....
Hesapsız,kitapsız,riyasız,
Kirlenmemiş anlarımı özlüyorum
Allı pullu giysileri giyip,
Bayram coşkusunu çocuk ruhuyla yaşamak
Karanlıkları aydınlatan bakışlardaki ışıltıyı arıyorum
Eyleme sevdiğim oldum derbeder
Gatarlandı yüküm göçüyom gâyri
Susmadı bu yürek,yolunda heder
Artık yeminliyim gaçıyom gâyri
Vebali, günahı sırtıma yükler
Bak bahar geldi kapıda
Tüm bahçelerde güller, laleler açmış renk renk
Oysa benim bahçem kurumuş dallarla dolu
Onları gözyaşlarımla suluyorum
Belki yeşerirler diye
Ama nafile...
Güzeldi yürekte yaşayan sevda
Anlamı yitik bir hale çevirdin
Dilinden dökülen ansız bir veda
Acıyla inleyen tele çevirdin
Girdaplı yollarda kapını çaldım
Mutluluğun tarifini sorsalar bana
Ağzımda dağılarak yediğim kurabiyedir derim
Önce hayali kurulu
En iyi malzeme seçilir
Aşkla yoğrulur,sevgiyle pişirilir
Ona tadını veren şey,
Baktıkça uzuyor yollar çok ırak
Bıraktığı yerde gelse beklerim
Dinmiyor yaşlarım dinmiyor yar bak
Gözlerime perde inse beklerim
Günahı savabı ben üstlenirim
Desen ki yollarına benim kırmızı halı
Aldım ağız payımı bir daha mı? yok artık
Geri dönüşler için uzatsan zeytin dalı
Çok geç oldu güzelim aşka karnım tok artık
Nasiplendim kaç sefer inci mercan sözünden
Elden ayaktan düşen, ey! gözlerimin feri
Tutayım ellerinden kaldır artık perdeyi
Gafletten ayılan ruh ışığadır varışı
Silkelen şöyle serpil,seyreyle uyanışı
Can hır aç uykularım,kan revan uyanışta
Yokluğuna sarılmak nasıldır bilir misin?
Hasret yüklü vagonlar birbiriyle yarışta
Kaderine darılmak nasıldır bilir misin?
Sözde sevda türküsü,güftesi yarım kalan
KATLİAMIN ADI HOCALI KOYULMAZ MI
Dünya gözün kapalı, kulağın sağır niye?
Siz de vicdan, adalet birazcık ayılmaz mı?
Arşivler ayan beyan, bakmazsınız ne diye?
Ermeni’nin yaptığı soykırım sayılmaz mı?
Filiz Hanım efendi şirlerinizin tümünü okudum hepiside
şahaser olmuş sizi kutlar başaralarınızın devamını dilerim
hoşca kalı dostca kalın.Sevgi ve saygılarımla...