Aklının özgürlüğü sürgü, kilit tanımaz.
Bırak gün yanından geçip gitsin namerdin.
Kavganda öğrendim sen.
Onurlu yaşamayı.
Dâr'a Asmen derler benim neslime
Yüzüm sürem topağına, köküne
Oğul veren dalına sürgününe
Hasretlere kırdı ol derun-u yar beni
Bir derdime binbir derman bilmezim.
Âlem dediğin konar göçer bir handır.
Adem dedikleri cismi ile değer etmez bir san'dır
Toprağı, nebatı, börtü böceği.
Alem-i cihana canda canandır.
Mürşidin ziyası kabından taşar.
Köylüleri sevmiyormuş
Sevmez tabi;
Sarı sıcak gün altında kavrulmamış ki.
Ekmeği hiç yemiyormuş.
Yemez tabi;
Ne çok can veriyoruz ecelsiz ölümlerde…
Katliamlarla kutsanıyor çünkü! zulmetin çağı.
Sabahın kara köründe yola çıkar, garibanın emeği
Bir kuru tayın pahasınadır mazlumların alın teri.
Zahitler badeyi murder eylemiş
Alimler dövünsün duvara karşı.
Cümle alem kainat hakikat görmüş
Soysuzun gözünde ziyana vermiş.
Yorma dilin gayrı köroğlu köre
Göğün arşı, yerin yüzü
Katresi ummanlar suyu
Ol hakikat senle doğdu
Yürek vurur can içinde.
Gelirken koynunda baharı getir.
Yüreginde tan kızılı sabanların meltemini.
Göz yaşınla sonsuz mavi okyanusları.
Güzelliği anlatan her ne varsa diyorum!
Gözlerinle aydınlık günleri getir.
Gece tutuşuyor bak ömrüm.
Bir şiir yanacak apansız.
Bir yürek hasretle kanayacak.
Öylece baka kalacak,
Binbir çiçekli bahçesine hayatın.
Kara boranlar değsin yüzüme.
Gök yarılsın taşlar yağsın üstüme
Ten sökülsün kemikten.
Ben babamı unutmadım.
İçime kanar göz yaşım.




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!