Aşkın aharında tutuşur yürek,
Ayş ile arşaper süzülür gökyüzünde.
Ağyarın gölgesinde baki kalan,
Dehrin döngüsünde aşkın izi büyür.
Bir sevda destanı yazarım senin için,
Gönlüm sana aşkla dolu,
Hatırlamam bu yürek nasıl tutuştu.
Ruhumun en ücra köşesinde,
Kavruldu sevda tohumu.
Duydum ki perşim beni sordu.
Yorgun bir Mazlum vardı, yıllarca yürüdü,
Gözlerinde girye, yüreğinde Şule,
Geçmişe sığınır, yalnızlıkla sürüdü,
Gözlerinde yaşlar, yitip giden sevdalık.
Babamdan öğrendim ben herşeyi,
Âdâbı, tarihi, coğrafyayı, kaderi.
Babam büyüttü beni,
Bir berk gibi hissederdim kendimi.
Babamın gölgesi bir çınar gibi,
Ben bir esrik, bir o kadar da mahbub idim.
Şimdilerde yüreğimde şûle, gözlerimde girye.
Sanki fariğ oldum senden.
Gözlerim ne kadar da b-i vefa, hep mi ah-i zar?
Unuttum diyorum işte, bahtım böyleymiş.
Eğerki bilseydim geri geleceğini,
And olsunki affederdim ben seni.
Hiç düşünmeden, yine yapar demeden,
Affederdim ben seni.
Eğerki bilseydim seveceğini,
Bir düşünce okyanusu, bir hayal gemisi,
Yüreğimde büyüyen bir aşk hikayesi.
Sözcükler dans eder, dizeler coşar,
Şiirin büyüsüne kapılıp gidersin bir anda.
Bir aşkın ateşiyle yanar bu dizeler,
Ümitsizlikler içinde,
Kaybolmuş ruhların ortasında,
Karanlıkta kalmış bedenler arasında,
Bırakıldım ben.
Asılsız saatlerde,
Bir gece vakti sarhoş oldum yine,
Özlemim kalbimde bir ateş gibi yanar.
Gözlerimde hüzün, dudaklarımda şarap,
Sana özlem duymak reva mı bana?
Kadehler dolusu şarap içtim,
Satır satır eksiliyor ömürden,
Birde bakmışsın sona gelmişsin.
Her satırda anarsın kendini,
Yeniden, yeniden.
Bir esma lütfeder hûda,
şiiriniz gerçektende duygularınızı ifade ediyor tebrik ederim çok başarılı emeğinize sağlık