Nedir bu güzellik nedir Muhabbet,
Muhabbetten hasıl oldu Muhammed,
Çok zorumuş bu ayrılık bu Hasret,
Gel hey yoldaş Dostda doğru gidelim.
Göz, göz oldu yaralarım sızılar,
Dağlar gibi yüce geniş olalım
Rahmet gibi gökyüzünden yağalım
Güneş gibi her tarafdan doğalım
Işte Mecit dervişleri desinler
Bülbül gibi hak hak deyi ötelim
Sıladan ayrıldım içim sızilar
Gün geçdikçe canım dostu arzular
Kader böyle imiş böyle yazılar
Ah çeker ağlarım dost gizli gizli.
Felek ayırdı bizleri cenandan
Gönül yarasına derman bulunmaz
Feryad figan bülbül duyanı olmaz
Gizlidir yarası kimseler bilmez
Söyler garip garip dosdtun aşkına.
Sermayemiz candır hakkın verelim
Kiralık mı giydin bu teni cana,
Misafir mi geldin yalan cihana,
Cıkar elbiseni yatır toprağa,
Ruhlar Alemine gidelim gönül.
Kimler geldi kimler geçti bu handan,
Yangınlığımızı giderdin,
Bedenleri temizledin,
Bütün Cihanı suladın,
Yağmur hakkın helal eyle.
Üstünde bizi gezdirdin,
Hizmet eden himmet bulur
Engin giden yüce olur
Söz tutanlar yolun alır
Buyurdu dostumuz bize.
Yüzleriniz olsun güleç
Senin için düstüm çöle
Aşkından olmuşum köle
Varıyorum öle öle
Senin için dostum senin.
Yaktın beni kül eyledin
Birgün gelir cesedimizi yurlar
Tabudun alıpda kabre varırlar
Sade bir kefenle toprağa korlar
Beden toprak ile orda buluşur.
Iki melek gelir sorguya başlar
Gül bülbülü yakar iken
Arı balın yapar iken
seller gibi akar iken
Cağırayım dostum seni.
Yağmur gibi yağar iken
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!