Gel Şiiri - Ferhat Yavuz

Ferhat Yavuz
36

ŞİİR


4

TAKİPÇİ

Gel

Ben uçarı küheylan sen ise sevda kuşu
Kim demiş biz beraber çıkarız bu yokuşu
Sana yetmez bir ömür sana yetmez bu nefes
Kaf Dağına uçan yar dibime zincirliyim
Yırtacak yüreğini hapsettiğim bu kafes
Çatma kaşını zira fazlaca kederliyim

O ki bir sevda kuşu yükün almış gidecek
Kanadını kırdım mı uçamaz sanıyordum
Kal diye yaptığımı kim nereden bilecek
Şimdi orta yerinden paramparça umudum

Gidecek arkasından bırakıp rüzgarları
Kavuracaklar beni gözümden akacak kan
Gördükçe irem akan bastığı toprakları
Çekilen sularıma feryad-ı figan bu can
Yıkık virane oldu konuk olduğu bu han
Yapayalnız çaresiz güçlüyüm diyen hakan
Senin ayrılığını titreyerek heceler
Üstüme yıkılırlar bahtım gibi geceler
Adın değdi mi bana kahrolurum kalırım
Düşer tüm cephelerim deccal olur pireler
Ben ki karıncadan da sorulurken hatırım
Gönül inzivasında naçar bir adam oldum
Gün batarken çıkar da doğarken kaybolurum
Bitmişim tükenmişim senden arda kalmadım
Tutulsa da kitabım yalnız üç-beş satırım
Ayrılığında öldüm şayet seninle varım

Bilemedim sendeki kıvılcım bir volkandır
Diyemedim gidince esti kül de koymadı
Bilemedim kalbinde uyuyan bahtiyardır
Diyemedim gidince yaktı gül de koymadı

Sen gidince uçurum büyürmüş bilemedim
Deniz kurur ve çatlar sonsuz yerden asuman
Ellerimden de düşer arşı tutan kemendim
Yok olur iskenderin içindeki heyecan

Sularım bozbulanık bulutlar kir damıtır
Avuçlarını bırak öyle git diyemedim
Çatladı dudaklarım çeşmeler kan akıtır
Sen dokunmadın diye bir yudum içemedim

Kana battı bahçemin en sevdiğim kuğusu
Sana ait ne varsa dokunmaya korkarım
Daha yüzümde durur nefesinin buğusu
Üzerinde taşıyor kokunu sakallarım

Gittinde ağrılarım birbirini doğurur
Acının miladıyla başladı bu hikaye
İhtişamın üstümden soyunduğu doğrudur
Beni kırık kalplerden kim eder ki himaye
Kime sığınırım ki girdiğim günahlardan
Sensiz geçemem kendi kurduğum tuzaklardan
Bir bakışla ısıtsan içimi uzaklardan
Balığın karnındaki kalbe de dokunursun
İçimdeki amansız sancıyı uyutursun

Ucundan da dokunsan gecemin siyahına
Mavimde tutuştuğun muştuları bilirim
Çobanın yanıldığı bir yıldız belasına
Işıksız bırakırsan düşer diye ürkerim

Sağır eden sözlerde ikimizde susalım
Hüzzamlı vakitlerde yatalım uyuyalım
Elele mağlup olmuş aşklara kuşanalım
Kurtaralım çileden gururdan hafızadan
Mecnun'u çöllerinden seraptan kurtaralım
Kavuşmak mecbur kalsın öyle bir kal ki gülüm
Gel de bitti denilen yerde sürsün masalım
Çözülmemiş olmasın ümidinde tek düğüm
Hicran eşkıyasını gülüşünde asalım

Yangın yerine sağnak yağmurlar misali gel
Mevsimsiz buluştur yar göç eden kuşlarımı
Gel Yusuf ödemedi benim gibi bir bedel
Dağıt sana gittiğim ufukta efkarımı
Mehtabında bulduğum lal eden esrarımı

Ferhat Yavuz
Kayıt Tarihi : 21.7.2020 18:50:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


25.02.2016 Alaşehir-Manisa

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Ferhat Yavuz