Olmasaydı acılarımız endişelerimiz
Olmasaydı evrende ölüm,
Kaçımız şükrederdik Allahın bahşettiği nimetlere,
Kaçımız açardık ellerimizi Yüce Allaha
Hacı Hasan kılarmıydı beş vakit namaz,
Tutarmaydı Ayşe Teyze Oruçlarını,
O söyler ben dinlerdim
Dimdik ol derdi
Ağlama ağlasınlar derdi
İnsanlar kana gelir,
Gösterme yaranı derdi
Sigarasından derin bir nefes çeker
Ulan ne insanız be
İnsanlık tarihinden beri
Bozuk düzen eleştiriyoruz
halbuki bu düzenin bir parçasıyız,
Ruhumuz bedenimize esirdi,
Bedenimiz ruhumuza,
Biz böyle büyük, böyle mutluyduk
Milletin ülküsü bir, hedefi birdi,
Büyük bir doğa tablosunun renkleri gibi,
Özgürlük adına serbest bıraktık ruhumuzu,
Elveda demedik biz Rumeliye
Mevsim kuraktı
Gelmedi doğudan yağışlar
Sular Anadoluya çekildi sadece
Dere yataklarında biz varız hala
Yine bir gün yağışlar gelecek doğudan
O çok sevdi,
Ama hiç sevilmedi
Onuda seven oldu
O da seveni sevmedi,
Artık bu çağ böyle dostum
Çapın kadar değil
Çevirmişti köpek sürüsü Mehmeti
Kiminin elinde taş, kiminin elinde sopa
Çağresiz gözlerle, bir ona bakıyor
Bir diğerlerine
Kalabalık etrafı mahşer alanı gibi,
Ayırmıyorlardı sanki idam mahkümu gibi
Lapa lapa kar yağıyor
Pisliklerimiz üzerine
Bembeyaz örtüyer
Huzur doluyor fanilerin gönlüne
İşte tertemiz’iz der gibiler
Ama yetmiyor
Biri evinde hayal kurar
Diğer bürosunda
Birinin ne içkisi vardı
Ne de kumarı
Varı yok’u gelinlikler içinde
Kendi gibi hayal kuran bir yari
Her şey yavaş yavaş oldu,
Çocuk yavaş, yavaş büyüdü,
O kocaman Çınar ağacı yavaş yavaş büyüdü
Sinan, yavaş yavaş Koca Sinan oldu
Hainlikler, ihanetler yavaş yavaş oldu
Rüzgar yalçın kayaları yavaş, yavaş yonttu,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!