Derdimi yazdım satırlarla sevdama
Defterden sildi beni
Bağlamıştım yeminlerle kendimi kapına mutlu günlerimde
Şimdi ise dalkavuk serseri bildi beni
Bir tek tanrı gibiysen kutsal kitabımda,
Bir kalemde yırtıp attı,yüreğinden sildi beni,
Aradım yıllarca,,garib halimle
Yeri geldi susuzluğa katlandım
Güneşi saf dışı bırakacaktım
Tıldızlara zincir takıp,sessizce
Sana gelmek için uzanacaktım
Olmadı be kaderin öksüz kalmış sevdası
Bir yaşama başlamıştık
Senle..
80 li bir yılda
Yokluğu yaşadık soğuk gecelerde
Çoğu zaman aç kalmıştık
Nikahımızı kıymıştık
dudaklarından çıkan büyülü o sözleri
Bülbül sesi deyip öyle duyarım
Yıldızlarda gördüm sendeki o gözleri
Kavuşma gecemizi sabırsızca sayarım.
Geceler ıssız sessiz düşüncemde sen varsın
taş devrimi sandın yaşamı,
saçın başın dağınık.
bu halinle bile deli edersin adamı,
ellerinde kuş sopası,
ayağında deri postal,
gözlerinde intikam şıvgını,
iki şeye kulluk yapılır,
kainatı yaratan,
sana bana can veren,
bulutu yağmura,
toprağı ölüme,
havayı suya
işte yine elimde bahtsız kaderim
ufkuna zurulmak için
bazı gün neşeli
bazı gün ölgün
bazı zaman sen olursun gecelerimde
bazende rüyalarımda
tek başıma odamda,,uykular haram
elinde tuttuğun kader anında
ben olsam da yokluğumda
düşerim yinede sonsuzluklara
uykular haram bana
gece yarısı otogarında
soğukta ve ayazda
bil ki yine hasretim sana..
Biliyormusun….sevdam
Gül dikeni.diken gülü sevince
Kader çizgisinde çırpınırken sessizce
Açık denizlere açıldım,sayfalarında
Meydan okudum dalgalara özgürce
Rıhtımda, ruhumu gölgende dinlendirip
Unuttum,,
Düşlerinde olduğum geceleri
Buselere boğardın ya beni
Saçlarımı sıkıp,gözlerime bakarken
Okşadığım her yerini,
Vede kokladığım tenini
öyle bir ülkedeyiz ki,,
var’ı olmayan,
su yok,toprak çok,,
olmayan gülleri solmayan,
yırtık pırtık elbiseler,
perişan kalpler,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!