Bana ne oldu kendimi dağıttım,
Boş boşuna saçlarımı ağarttım.
Kem söz deyip sevdiğimi darılttım,
Arı sokup ta şişesi dililen.
Gurbette çok kaldım kendim arattım,
Bu gurbet içimi yakan bir tandır
Çıkamam içinden sanki mezardır
San ederim senin haberin vardır
Beni iyi dinle can arkadaşım.
Kurduğum hayaller hepsi yıkıldı
Cahil âşıklara nasihat olsun,
Her güzel olana vermeyin önem.
Evvelden söz verip sonradan dönen,
Sevdiğine kaşın çatanlar da var.
Boyasını cilasını sürünüp
Aşk dediğin gözden başlar sızısı
Yavaş yavaş kalbe iner acısı
Bütün vücudunu sarar sancısı
Kendini tanımaz seçmez olursun.
Sevda derler yüce dağlar yol eder
Bu aşk dedikleri sonsuz bir uman
Geçip bu denizi gezen olmadı
Öyle püsür bir keleple bir yumak
Kimse bu düğümü çözen olmadı.
Ne yiğitler düştü aşk deryasına
Senin gibi zalim gelmez cihana
Kötü derler sevdiğine kıyana
İntizar edersem vefasız sana
Ömrünce uğrarsın türlü ziyana
Fena sözler ile andırma beni
Aman Allah yardım eyle kuluna
Giremedim ben bu aşkın yoluna
Herkes yârin almış takmış koluna
Bana noldu boynu bükük gezerim.
Güzellerde uğramışlar talana
Anam emzirdi kucakta,
Babam ısıttı ocakta.
Beşikte ya salıncakta,
Uyduğum anlamadım.
Günler haftalar savuştum,
Bir noksanın bulamadım doğadan
Aşkın şarabını içtim kovadan
Ben çalıp söylerim bizim havadan
Sende bu tellerden anlayamazsın.
Hepside fidandır bir ağaç dalı
Genç yaşımda düştüm gurbet yoluna
Zincir vurdu ayağıma koluma
Düşman dolmuş sağım ile soluma
Bir tanecik halden bilen dost yeter.
Üst üste geliyor derdin alayı
beğendiğim en usta şairlerden Ferhat Akın benim için şiir denince vazgeçilmez