Feraceli Gülce Güzel

Mehmet Akif Ardıç
119

ŞİİR


2

TAKİPÇİ

Feraceli Gülce Güzel

Şimdi sözleri unutulmuş bir şarkı gibisin kalemimin ucunda. Güz rengi bulutlar inmiş sanki yüzünün üstüne. Oysa bir cehennem aşılırdı seni tarif edebilmek için kelimelere. Bir ah hecesinden bile siyah gözlerin anlaşılırdı. Siyah sendin, güneş sen, manto sen, kalem ve isyan haberleri.

Feraceli ince güzel. Utangaç kelimelerinin yüzünü bir yaşmak gibi süslediği. Önce siyah, önce çekingen, önce güzel. Ardından menekşe kokulu bir sesin kulaklarımda desibel desibel yükseldiği bir örtüye bürünürdü an.

Bir edebiyat kampüsü, eski. Sana yalnız rastlamanın hayalini kuran kelimelerim var Osmanlıca defterimde. Bir ahmak ıslatan boşalsın bulutlardan ve biz söylemediğimiz sözlere sığınalım. Karşılıklı demli bir çay içelim, derslerden konuşalım ya da yan yana iki rekat namaz kılalım… Hayallerinden alıyor işte âşık tüm şair gücünü.

Bu şehirde kar yağıyorken, kısa saçlarına rüzgâr şarkı söylüyorken, tüm Maraş, yeşil damarlarına kadar üşüyorken, birimiz, birimizin sırasında ders fotokopisini unutalım. Kurutulmuş bir çiçek ya da divan edebiyatından iki mısra, ikimizden birimiz sözsüz ve lisansız konuşalım.

Maraş’ta kar yağıyorken, sert rüzgârlar göğsümüze çarpıyorken, ikimiz bir durakta aynı otobüsü bekliyorken… İkimizden birimiz Leylâ, öbürümüz Mecnun oluyorken… Ahır Dağı şahit olsun, dua gibi göklere yükselen minareler ve bu şehir, feraceli, gülce güzel. İki adımımızdan biri kararsız, iki bakışımızdan biri günahsız, iki yüzümüzden biri kızarmasız bir güvercin uçursun yanaklarımızı seğirten soğuğa.

Birimiz vaveyla, birimiz suskun. İkimizden biri kollasın bir şiiri yüreğinde. Bir ucu sevdaya çıkar hep bu şehrin taş sokakları. Yüzlerimdeki menekşe, bıçaklardan keskin… Hüzünlerin uğurladığı aynalı minibüsler şahit olsun, buğulara çizdiğim adının baş harfleri şahit, erken olgunlaşan genç öğrenciler ve. Bu aşk dudaklarımda sırattan keskin. Kurutulmuş bir çiçek ikimizden birinin defterleri arasında. İkimizden biri, diğerine yaprakları soğuktan titremiş bir karanfil versin…

İkimizden biri gençleştikçe gençleşen, diğerinin yüreği sert rüzgârlardan yorgun. Bekler çıplak dallarda güvercinler bu şehirde kutlu ezanları. Gel, türkülerle övelim, hem okuyan hem de yazanları. Bir akşam güneşinde gölgeleri secde eder gibi uzayanları. Gel, gülle süsleyelim seccadelerimizi. Analım yüreğimize sevgiyi kazıyanları.

İkimizden biri, yeni bir şiir bestelesin yeşil damarlarında. Anneler, çocuklarına bir ninni gibi yükseltsin şehit düşen babalarını. İkimizden biri yirmi üç yaşlarında, biri birinin yaksın dokunarak parmak uçlarını.

Şimdi kırk üç yaşındayım. Zamanın ve aşkın sağında ve solunda. Bacaklarım ve yüreğim kireçli. Saklı yüzün, şimdi yüzümdeki saklı hüzün. Kızın da olmuştur şimdi belki oğlun da. Ben hüzünden bir gam örüyorum yirmi yılıma. Sensiz, sessiz, çok üzgün, çok aldırışsız, çok yorgun yirmi yılıma. Sanıyor musun ki aynı hataları yapmam…

Şair dediğin, kavuşmamayı övmeli… Benimki, yeniden karşılaşma umudu değil… Henüz pişmanlığımın başındayım. Sadece bir aşk değil… Bir "ah" cinayeti ki dudaklarımı süsleyen. Ey ruhum, secdeye eğil ömrümün âhir yerinden.

Yirmi sekizimi görmem dediğim yıllarım oldu. Şimdi kırk üç yaşındayım. Yeşil gözlü hatıraların nefesinde ve avcunda. Kalbimde büyüttüğüm karanfillerim, güllerim oldu.

İkimizden biri, belki bir öğretmeni bu şehrin. Feraceli gülce güzel... Nasıl da yakışır şiir, bir kara tahtaya tepeşir tutan ellerinin. Bir Neşet Ertaş türküsü geçiyor odamın ve gönlümün içinden. Bilinmiyor gönülden gönüle giden yollar hala. Çizilmiyor Abdurrahim Karakoç'tan beridir, aşka hudutlar hala. Yakıyor mu Ahır Dağı bir şehrin acılarına ağıtlar hala?

Feraceli ince güzel. Gözlerinin bu şehre Nisan'ı getirdiği. İkimizden biri, ilk kez bir DAĞ gördü ömründe. Şirin, gülüşünün sıfatı oldu; Ferhat, eridi... İkimizden biri, bir dağın yamacında bir yalnız ARDIÇ. Yaşı kadar kış gördü. Olmayacak bir düş gördü. Kışlar, bahara döndü; düşler eridi.

Mehmet Akif Ardıç
Kayıt Tarihi : 19.4.2017 22:37:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Mehmet Akif Ardıç