Sahiplenmediğin sesin yalandı
Yalandı kaldırımların üşengeçliği
Yalandı yüreğinde ki
Yalandın …
Saçlarını al
GÖVEREN
İnce sızı üşütür beni.
Birde dolunayın sancısı.
Ateş ve su,
Buz tutunca.
Yıl çevirir öpmeler,
AYMAZ
Gülde güneş batınca
Yıldızlar düşer yanı başıma
Türküler tutsak alır
Bırakmaz beni uzak yollara
Yaren
Yaşam cümlesinin ortasını geçeli çok zaman olmadı. Yolculuğum düşe kalka sürüyor. Noktanın konduğu yerdesin.
Kavurucu sıcaklar günü yakarken senin sevdanla küle dönen kanlarım hala akıyor.
Biliyor musun. Günler vagon misali ardı ardına geçip gidiyor.Güneş her sabah doğum sancısı çekiyor bende senin sancınla başlıyorum güne. Güneş doğunca öpüyorum alnından.
Kuşlar alkışlarken doğan günü kaldırımlar suskunluğunu bozuyor. Uçsuz mavi gerinip yıkıyor yüzümü.
Karamsarım yaren hem de çok. Bu karamsarlığıma adın yüreğimin en kuytu köşelerinde ıpıl ıpıl yanan küçük bir yıldız gibi.
Diyar, ürkek yıldızlar
Sustu dolunay
Engerekler, çıyanlar
Ve zehirler …
Yuvasız düşüncelerde eğlendim
Değmedi başım sıcak yâr yüreğine
Otlaksız meraların göğsüne kondum
Ayaklarım yalın başımda zemheri ayazı
Gözlerimde taşıdım yârin sıcak sözlerini
Eğretisiz akşamlarda besledim yüreğimi
Itır kokan gecede
Çocuklar gökyüzünü seyreder
Bir yıldız kayar
Dilek tutar hepsi, sevgi üstüne
YAZGISI KAR’A YAZILANLAR
Kara yazılır yazgı
Siler güneş kara yazılanı
Can doğmayı seçmeden
SEN
Buğulu bakışların,
Yüreğimde eski çınarları yıktı.
Güzelliğin, zaman durduran rüzgarlar gibi.
Karanlığa vuran şavkın,
Deniz üstü yakamozları koşturur.
(17 Ağustos Depreminde Ölenlerin anısına..)
Bağ bozumu güneşi,
Bakıra çaldı, gün mavisini.
Kuşlar, yorgunluk sıcağında
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!