/fedakar eşime/
sen beyaz güneşler taşır durursun
çekip ta ciğerlerimden üfleyeceğim dumanlara
ben kontak derdinde kumral bir çift gözün
şah damarları söküp neva denizlerinde
ve levhalardan hasad olma endişesinde
gözlerin fantin
her bakışı bin yıl gözlerin
sahte sevdaları toz eder içimdeki
türküler
gazeller
şiirler
her birimiz bir kuşatmanın ortasında
her birimiz vaz geçemediklerimize esir
hangi cebimizde arasak beratimizi
ellerimiz kaybolur cep deliklerimizde
hangi maskeyi taksak yüzümüze
eğreti durur önünde aslımızın
gün batımı dağlarının eşgalinde
künyendeki la sesi savrulur avuçlarına
sokak mavralarının sürgün ihdası
ilticagahındır lüküs bir villanın bahçesine
düşen izlerin
hasımane bir zümrüt ışıltısında
çıplak ellerle savaşırdık
elimizi kim tutarsa onundu ruhumuz
düştükmü lakin
bırakırdı o eller
biz yeniden dirilirdik
saçmalıklara söverdik fantin
/dokunaklı bir şarkının ardından
Aşka ve şaraba düşerse adam
Kahırlı kahırlı gülerse hayata kınamam/
şeffaf bardaklardan kayar önce ellerin
evvelinde yağlı dokunuş varsa
dağ senin kalbim senin
gerisi oldum olası lüzumsuz
bu tıkanıklıklar içinde damla damla
sızan saz nağmelerinin at koklayıcıları
kaydıraklardan kalaylanmış değil
zibilliklerde siymelerden yırtık
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!