İki dünyam var;
Biri kapıları sonuna kadar açık
Kapıdan girdiğim
Apaydınlık
Diğeri,
Kapıları kapalı,
Her gece tövbekarım,gündüzlerim karışık tutmuyor hiç bir hesap.
Hakkıyla kul olmayı ,nefes almak kadar kolaylaştır bana YARAB
Kazma kürekle,çukurlarda saklanan,ambalajı tabuttan bir hediyeyim.
Dil konuşmaz,el ayak tutmaz,bu günahkar halimle kime ne diyeyim.
Hanı o gün ben sana
Ne kadar da dağınıksın dedim ya
Hayatın her yerlerlerde
Sende bana alaylı bir şekilde,
‘Al her şeyimi astım’ dedin ya
Ben ise;
Yıllanmış aşkın vardı bende.
Bayat bir aşk dedimse de.
Biri eskidikçe güzelleşir,
Biri eskidikçe çirkinleşir.
Nasıl bir dil sürçmesi oldu böyle..
Bizim ki hangisi?
yanlızım dağ başında
yüreğim gözlerim arıyor
sisler sarmış her yerimi.
kendim gibi birini
bulamıyorum yanlızım
çok mu şey istiyorum hayattan.
Yusuf ile Züleyha
Leyla ile Mecnun
Fatih ile Gülşen
Celal ile Ceren
Kerem ile Aslı
Ferhat ile Şirin
Yar olmadan nefes zor, hekim diyor ki astım
Ben hala hayattayım,hakim diyor ki astım.
Aşka dair sözlerinin gramajını mı düşürdün ne?
Hiç doyurucu olmuyor ki,bu aşığa kastın ne?
Sen aklımdayken her şeyi unutuyorum.
Bakkala bir paket Gülşen ver deyince.
Kısamı olsun dedi güldü ince ince.
Kaçkere sokak lambasına sarıldım sen diye
Öpüştüm onla ölesiye.
Gece açık gece sıcak
Kesin yıldızda vardır
İnadına bakmıyorum.
Ay ışığı süzülüyor odama.
Ona da bakmıyorum.
Bir güzelin acısı yeterdi bana.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!