Kır çiçeklerinin yurt tuttuğu saçlarından
salınan her kokunun
yaraladığı kuşlar
aşiyan kurar gönlüme,
ve
Düşler
Ne ismim olsaydı, ne de cismim,
Tanımasaydı kimse beni,
Bilmeseydi tenimin rengini..
Ne merak edenim olsaydı
Ne de edeceğim...
Gel diyorsun,
ama nasıl gelinir ki sevgili?
Gözlerim de dar geçit dönüşler
Düşüncelerimi bir pişmanlık söğüşler
hem sıtmalı gavur mahallesinden
nasıl olur geçişler?
Ey gözleri sislim, mavi entarilim
Biliyor musun fiziğine bayılıyorum senin
Öyle ki seni görmeye gelenlerin oluyor
Yahu kıskanıyorum...
O ne öyle! Her yerine bakıyorlar;
Ellerine, gözlerine, Dudaklarına ve her yerine
Verme gönlünü sakın, Gözü ile gönül edene
Vereceksen ver gönlünü, Gönlü ile göz edene
Ben ateşin tek yüzünü bilirdim
şöyle çakmağı çaktın mı
ateş kendini belli eder ocakta
koyarsın suyu üstüne
ne güzel de kaynatır ateş onu
atarsın çayı içine
Benzim sararıp solsada,
Ömrü mühletim dolsada,
Herşey tükenmiş olsada,
İçimde hâlâ umut var! ...
Çok uykusuzum bu sıralar!
Öyle ki;
Gündüzleri seni düşünerek uyutuyor,
Geceleri seni sesleyerek uyandırıyorum.
Ak düşmüş saçımı görürsen bir gün,
''Hani ya siyah saçın? deme zalim.
Gözlerimi bulursan yaşlı yaşlı bir gün,
''Hani ya gülen gözler'' deme zalim! ..
Gidişin zor geldi, büktü belimi,
Vücutdan ağır bir yükü var mıdır?
Sayrı olunca anlarmış o insan...
Vuslatdan ağır bir istek var mıdır
Ayrı olunca anlarmış o insan...
tek kelime ile TEBRİKLER :)