Gecemin kararmış yarınlarında seni gizli gizli ağlarken
gün ışığın aydınlığında şafağım sendin
ecel terleri döktüğüm her gidişinde
dönüşü olmayan sabahları sensiz yaşarken
göz yaşına boğulan yalnızlığım
sensiz ölürken sebebim sendin...
Yokluğundayım şimdi sendeki ben sensiz kalınca
bir umuttan bin umuda dönüşen hayalle gözüm telefonda seni düşünürken
anılarımı tazelediğim mesajlarını defalarca okuyorum
defalarca bakıp sihirli kelimeler arıyorum belki bir umut
belki yalnızlığın da bir kelimede ışığınla bütünleşir orada sende kalırım
ama olmuyor olmuyor acılarımdaki sen bende olmayınca...!
Hasrette börünmüş duygularım
Kalbimde solmuş gül misalisin
Son gecemi yaşıyorum sensiz
Aşk hikayemiz masala dönüştü şimdi.
Gönlünün bahçesinde kurudum sensiz
Umutsuz uyandığım her günün sabahında
güneşin güzelliği seni kıskanınca
gözlerinin içindeki yuva yapmış hayallerimle baş başayım
kor ateşinde yanmak istediğim bedenin bedenimi sarınca
bedenine sarılıp yanmak isterdim.
Gözlerin ağladıkça sana susamış kalbim gözlerinin denizinde boğulur
gözlerinde türpülediğim sevgimizi hep son bahardamı yaşayacaktık
kimler gelip geçti hayatımızın gizli sayıfalarında bilemem
geleceğimizi şimdiden tüketilmiş sevgimizi bile bitirmedikmi
ne için ağlasam gözlerimden düşen son damla illa sen oluyorsun
her anın başa alınmaz filimin silik aralarına sığdırılmış sevgimiz
Çısıldayan yağmur damlaları Diyarbakır'a yağınca
yaprak kadar masum bakan yüzündeki tebessümde
göz yaşlarım senin teninde ağlıyordu
ve her damla yağmurda son saatleri yaşarken sensiz can çekişiyordum.
Bir dolunaylı gecede ay seninle bakışırken
Umutsuzluk durağında son defa seni bekliyorum.
gelmeyeceğini bile bile belki son umudun bittiği anda
pişman olursun ama biliyorum bir daha gelmeyeceksin.
Umutsuzluk durağında son defa seni bekliyorum
sokak ortasın saçılmış hayallerimi
Dudağına konmuş hayalim
yarının şafağında gün doğarmı sence
üşüyen bedenim dokunurmu hayaline
ısınırmı sensiz geçen yalnızlığım.
Cennettin bahçesinde son gül sen olduğunu bilsem
Ey Tanrılar Alemin güzel Varlığı
Güzelliğin cennet firarisi melek misali
Suskunluğunda giyotin sehpasında can çekişmek gibidir
Özgürlüğe susamış ölüme gülerek giderken bu bedenim
Umursamaz tavrın celladım gibidir
Senin bakışlarının gölgesine esir dönüşmüş gönlüm
Suskun geceye dönüşünce hüzün kaplıyor sol yanımı
kararmış bulutların içinde ışıldayan şimşek misali
gökyüzünde gürleyerek yere ansızın çakılıp
kendimi sensizliğin sonsuzluğunda yok edebilirim.
Ya konuş yada bir ömür sus ya konuş yada bir ömür
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!