Firakına kalem ağlar, hep ıslanır sayfalar.
Sana her dem ağıt yakar, titreşirken dudaklar.
Sen marazı bi lokmansın, netsin bana ilaçlar.
Kimin yüzünde gül gonca, fakirde keder başlar.
Sinemde nalan kalmadı, gittiğin günden beri.
Her gün hicran, hep eziyet dertten kalmadım geri.
Sen mesut isen orada, benden sana teberri.
Kalbim dil hun, narlı azap, yazık sanki zemheri.
Çağlayan oldu bu gönül, artık figan olacak.
Elbet zaman da akacak, leylu nehar geçecek,
Yandıkça aşkın narında, kul kulluğun bilecek,
Ya bir zebun gibi toprak, ya da yüzüm gülecek.
Aşkın odu öyle bir hal eyledi ki gönlüme,
Bir iltifat oldu şükür, yüzüm döndüm Rabbime,
Bir gubar imiş ol aşkın, anca döndüm özüme.
Desti Rahman erişti bak, ziya geldi gözüme.
Fani aşklar hem acıyla, hep hicranla son bulur.
Ya bir veda yada sitem, çoğu zaman terk olur.
Her bir dilek her bir istek, anca Hakka sunulur.
Allah Bes, Baki Heves bundan öte laf mı olur.
Atila Yalçınkaya
Atila YalçınkayaKayıt Tarihi : 5.12.2010 16:30:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Dünyevi olandan 'ulvi olana, manevi doyuma, Hakk'a aşka' giden... İnce bir ruh halini yansıtan mükemmel bir şiir... Gönülden tebriklerimi sunuyor, 'tam puanla listeme' alıyorum şiirinizi... Tabii 'antoloji' müsaade ederse..:)))
Saygılar, selamlar Değerli Kardeşim...
Sana her dem ağıt yakar, titreşirken dudaklar.
Sen marazı bi lokmansın, netsin bana ilaçlar.
Kimin yüzünde gül gonca, fakirde keder başlar.
Dostum tebrik ederim ellerine sağlık aşk kolay değil anlatılamaz ancak o derdi çeken bilir aşkı aşkın ne olduğunu bilirellerinize yüreğinize sağlık yüreğine sağlık kalemin daim olsun 10 + puan
TÜM YORUMLAR (2)