Fahri Utkan Şiirleri - Şair Fahri Utkan

Vur asanı taşa Vur Musa(as)
Yarılsın taş olsun paramparça
Aksın 12 yerinden Su yerine yaş
Firavun olsun Taşlara baş

Vur asanı taşa Vur Musa (as)

YATSI DÜŞÜNCELERİ

Her yeri kaplamıştı derin bir sükûn
Zamanı karartmıştı ilahi, sırlı sükût
Sessizdi bütün canlı-cansız mahlukat
Birden etraf inledi ve irkildi o sesle.

GÜL VE GÜL

Gül
Bak ne güzel kokuyor
Gönüllere ferahlık veriyor,
Ne muhteşem yaratılmış

Bir çizgi çektim
Rengi kırmızı,
İlerisine geçmek yasak olan.

Bir üçgen çizdim,
eşkenar veya çeşitkenar olan

İnsanların Kimi Dört Duvar Arasındayken
Kimi İnsanlar Da 'Dert Duvarları' Arasındadır

Demir Parmaklıklar Arkasında Olanların Yanında
Ruhları 'Zehir Parmaklıklar' Ardında Olanlar Var

HZ.ALİ (r.a.)

İlk müslüman çocuk olan
O’na (asm) mübarek damat olan
İlmin kapısı, kahraman olan
Hayatını O’nun (asm) yoluna feda edendir O(ra)

Geldi, geçiyor mübarek ay, Ramazan.
İşte geldi sonunda, günleri tek tek say
Sahuru, orucu, iftarı ile bu kutlu ay
Geldi, geçiyor mübarek ay, Ramazan.

Sahurla başlar günler Ramazanda.

Bir kaza
Belki bir rüya
Belki de bir tutkuydu
Sevgim sana.
Ya Muhammed(asm)
Bir umut

Sokağımız, işte şu görünen uzun mu uzun ve şirin,
Eski, sessiz, huzurlu, Arnavut taşlı,
Bak geliyor titreyen ayaklarıyla bir yaşlı,
Gözleri yerde, görünmesin diye gözleri yaşlı.

Beyhude arama yüksek katlı bir apartman,

Son yaprak

Bakıyorken Sonbaharda camdan
Bir yaprak gördüm sarı, ıhlamurda.
Serin bir rüzgârda koptu dalından
Süzülerek indi ve uzandı toprakta