Eylül renklerinden tablolar Şiiri - Yoru ...

Eylül renklerinden tabloları okumaya hazırlanırken birden Alpay'ın Eylülle gel şarkısı dillendi dudaklarımda :-)
bu tabloları seyretmek ve içlerinden gelen o sesi dinlemek.
inan sevdiğim, en az yaşamak ve ölmek kadar zor olan bu.
ne içime çekeceğim toprak kokusu var ne de bir damla su
yani saymazsam senin yokluğunu…
Tün sararan yapraklara rağmen umut hissettim okurken..
Bilmiyorum nedense her şiirinizde bir kaç hikaye ses buluyor sanki.
Kaleminiz daim olsun hocam, sevgi saygı size.

ne içime çekeceğim toprak kokusu var ne de bir damla su
yani saymazsam senin yokluğunu…

Güzel bir şiir

Eylül hazanın rengidir düşer tuale, hüzün mısralarda hayat bulur, kor alevden dağların resmini düşürür şiire.
Magma ateşi yürek sesi bizleri de eylül girdaplarına hapseder ve götürür sevdaların bittiği yere...
Sevdalar biter mi yoksa yeniden mi alevlenip küllerinden doğar bilinmez ancak yürekteki yangının acısı hiç son bulmaz eylül bunun tuzu biberi...
Kutluyorum Cevat Bey dostum Sevgilerimle...++

Bu çok sevdiğim şiiri iki kez okuduktan sonra, günümüzün çağdaş şiir anlayışıyla ilgili bir kaç söz söylemeyi düşündüm. Şiir her insanın içinde kendi dünyasındaki özel fırtınaların dış dünyadaki gerçekleriyle yankı bulması ve her okuyanın kendine göre yorumlaması esas alınan önemli bir sunumdur. Geçmişin klasik betimleme biçemlerindenm farklı, öykünmeyi, özlemi, beklentiyi, çağrışımı, dilek ve istek kiplerinin tümünü birlikte harmanlayan bir şiir anlayışıdır. Onun yelpazesinde açılmak, onun rüzgarında savrulmak, onun dilinde anlam bulmak, onun dilinde yeni bir esin kaynağına varmak kişinin kendi özeli olarak kalır. Çağdaş şiirde mantıksız görünenler kişisel mantıklara göre kurgulanır, olumsuzluklar olumlu, olanak dışılar olanaklı anlama uzanır. Bu şiir tarzında ne Dante'yi Ne Austuryas,ı, ne Puşkin'i, ne Schilleri, Nazım'ı ve bir başkasını bulmak olası değildir. Bu güzel ve çok başarılı şiir her insanın sadece kendisini bulması, kendi sesinin yankısını dinlemesi içindir. Dost kalemi sevgilerimle kutluyorum.

Ağlamak ve gitme, tek çaresidir belki, suyu çekilmiş bir denizdeki martının...
Her ateş cehennem değildir, demiri çeliğe dönüştüren de ateştir. İş ki, o ateşe tutulan sevdalı yürek, demirden olsun...
Her zamanki kalite markasının güvencesindeki şiir için çok teşekkürler Cevat bey,
saygımla, sevgimle efendim,
Ünal Beşkese

Eylül insana hüzün verir,renklerin solması,havaların soğuması,hazan yapraklarının sevdiklerimizi aramızdan alması,genelde hep sonbaharda olur,
bizlerde etkisi daha büyüktür,yolun çoğu bittiyse.Saygılar Cevat bey,yüreğinize sağlık.Teoman

Güne ŞİİR okuyarak başlamak gerçekten çok güzel.
Özenle seçilmiş sözcüklerin hayat bulduğu çok güzel bir şiir okudum kaleminizden değerli hocam. İçtenlikle kutlar, sizi saygıyla selamlarım...++.

Her kavram bir şekilde bir anlam yüklenmiştir. Ama ya Eylül? Nedense her yürekte başka bir şekilde ifade bulmuştur hep, bu enfes şiirde olduğu gibi...

Yürekten kutluyorum sayın Hoca'm.

Saygılarımla.

Müjdat Bilgin

Eylülün o ezici tadı yetmiyormuş gibi bir de 'ötelerde olmaktan' kaynaklanan yalnızlık var.Ve bu iki başat sorunsal şiirde birbirine burun farkı atmadan koşut halde finale değin ilerliyor.

Herhangi bir yaprağın düşmesine dönük değil bu yazınsaldaki lirizm...Çok bariz bir yanış/kavruluş da var.

Kutluyorum enfes çalışmasından dolayı Sayın ÇEŞTEPE'yi.
Erdemle.

bu tabloları seyretmek ve içlerinden gelen o sesi dinlemek.
inan sevdiğim, en az yaşamak ve ölmek kadar zor olan bu.
ne içime çekeceğim toprak kokusu var ne de bir damla su
yani saymazsam senin yokluğunu….........../siirdeki o esrarli,gizemli mana derinligi,siiri okudukca,insani alip dahada derinlere tasiyor.Okurken düsündüren,degisik duygular yasatan,verilen emegi,her dizesinde hemen göze carpan,ayricalikli,övgüye sayan, bu degerli siir icin üstadimi hürmetle kutluyorum,selam ve saygilarimi iletiyorum.