bu akşam yapraklar bir başka
döne döne düşüyor toprağa
aşığın hali bir başkadır
yana yana savrulur bu akşam
uzaklarda olunca yar
her mevsim artık sonbahar
onca kalabalıkta yalnızlık
seni her arayıp ta bulamamak
değil mi acıların en ağırı?
yapraklara şarkı söylemek saflık mı?
akşamüstü soğur gün batımı
tükeniyor vücudumun dinginliği
git gide ağırlaşıyor göz kapaklarım
bitkin düşer seni bekleyen gözlerim
çalar mı ansızın telefonlar
özlediğim sözcükleri duyar mıyım son kez
yağmur da yağmıyor bu akşam
son şiirimi yazarken
eylül sarıyor her yanımı
yazılacak tek bir dize kalmıyor
bildiğim bütün kelimeleri sana adadım
her şeyin ötesinde duruyorsun sevgili
yoksun işte ne fayda
bendeki mevsimden haberin olsaydı
yağmaz mıydın bu akşam üzerime
ahh sevgili
başkalaşmak mı bütün bunlar
ömrümü adadığım yar
ve hayatımızın en önemli demi
kalbimde taşıdığım eşsiz sevgili
hoyratça uğruna döktüğüm gözyaşı
git gide tükenir
“ömrümce hep ağır ağır” diyor radyoda ki ses
ağır olan ömrümüz mü sence
yoksa ağırlaşan kalbimiz mi?
imkânsız aşklar için yaşar mı insan
günü birlik denk getirilen hesaplar
üstü verilmeyor ödediğimiz her bedelin
ansızın çeker gider
ve bağlayıcı tek bir kelimem kalmaz
bükülen boyun, kıldan ince
vurulacaksa boynum eğer,
tereddüt etme
haydi durma! vur başımı…
sende hayat bulan bu can
sende bitsin…
gidişin değil mi hayata son bakışın
dökülsün artık üzerime sarı yapraklar
son şiirim hazana
sana son şiirim
bana ise son eylül
bendeki yaralar iyileşmiyor
kabuk bağlamıştır, yada nasır tutmuştur
dokunulduğunda inceden bir sızı
kimselere hissettirmek kar etmiyor
anlaması gereken anlamadıktan sonra
varsın acılarım en sadık dostum olarak kalsın bende
her an içimde yuvarlanan yalnızlık bahtsızlığım olsun
Kayıt Tarihi : 16.10.2007 13:56:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!