Seni bir kez daha yitirmemek için
Yitiriyorum şimdi kendimi
Yarınlarımdan söküp atıyorum seni
Lanet ediyorum gökyüzüne
Hani gökyüzüm sendin ya...
Küfürle geçiyorum
Gözlerin var ya
Baharları anımsatan
Zehirli sarmaşıklar gibi
Hayata sımsıkı sarılan gözlerin
Giderken gözlerini al da git!
Çelimsiz bir çocuktur
İçimde hasretin
Her doğan güne
Yeni bir ezgidir
Yamaçlarında dağların
Namusluca filizlenen bir sevdadır...
Bize en çok yakışan ölümdür şimdi
Yaşanacak güzellik bırakmadık dünyada
Her şeyi bir bir tükettik
Kirlettik bütün yaşanmış-yaşanacak zamanları
Düşlerimiz bile terk etmişken bizi
Yaşanacak olan ölümdür şimdi
Biz ne güzel dostlardık
Geceleri çamurdan güneş yapardık
Gülüşlerimin tükendiği an
Kucak dolusu umutla çıkagelirdiniz
Sevdamızı bulutlara yollar
Toprağa gömerdik acımızı
Sesim senin göklerinde
Mavi bir uçurtma
Sallanır durur rüzgarda
İpin ucu senin elinde
Sensizlikte ben
Belki bir başlangıcın sonuydu
belki de bir sonun başlangıcı..
sadece sevda değildi yiten
acılar da son buldu
önemli olan
sevdanla yaşamaktı
gidişinle
sönen ateşler altında kaldı umudum
acılarım dağ başlarına sürüldü
seni götüren arabanın tekeri altında kaldı gözyaşlarım
son kez baktığım otobüs camında kaldı
Ömrümün yarısını sana vermişem
Seni yüreğime ortak etmişem
Şimdi onca yaşanmışlığın ardından
Bana git diyorsun
Söyle bana nere gidem
Kafamı hangi taş duvarlara vuram
Doğrular mı
Hangi doğru kaldı geriye
Hangi sıcak gülümseme soğumadı yüreğimde?
Eğer ben senin yansımansam
Yorgun şehir ışıklarında
Hiç aldırmadan içindeki çocuğa
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!