Kaç kişiydiniz?
Kaç gece misafir edasıyla gelip yüreğime yerleştiniz?
Kaç tozlu paslı gün; kaç yol ayrımı geçerek geldiniz?
Benim en çok neyi mi sevdiniz?
Böyle şefkatle bakıp da ellerimden tutmuştunuz bir gece.
Silme uykularla kapanmışken gözlerim.
Sessizce gelip izlemiştiniz.
Sahi nasıl tanışmıştık.
Kitaplarınızı mı toplamıştım çarpışmamızda
Dağılan ve toplarken gözlerinizin farkına varmamı sağlayan.
Yok; bu kadar filimsi değildi.
Ama biraz hayal gücü yeterdi süslemeye…
Bir çarpışma vardı.
Bir dağılma,
Bir susuşunuz vardı.
Siz diye diye sizin olmak vardı…
Biliyorsunuz...
Bir sevdam vardı benim.
Kod adı ah yar!
Kod adı çığlık!
Gözlerimde susmuş bir aşkım vardı.
Gözlerine bakamazdım ben.
Şimdi bir söylentidir ki
Kaç suskun sevda varsa sizin bağrınızda konaklarmış.
Oysa dizinizde konaklamak isterken ben;
Olmazı misafir etmiştiniz sözlerinize.
Sevdayı sedam derken ben;
Derin bir anlayış istemiştiniz.
Yolunuza engel değildim ki ben.
Olsam olsam yolunuzda gözü bağlı bir kurban.
Sizde öyle yaptınız.
Bana kıyamadınız.
Sevdanızı ateşlere saldınız...
Suskunluğunuzun ateşinde küle döndü zaman.
Yazılanlar yarım kaldı şimdi halim pek yaman.
Siz kaç gece önceydi usulca susmuş, şimdi ayrılık vakti demiştiniz.
Söyler misiniz nerdesiniz?
Gel desem gelir misiniz?
Engelleri aşıp ah yarim der misiniz?
Söyleyin neredesiniz.
Ey SİZ! …
Kayıt Tarihi : 27.4.2007 00:16:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Size siz demek istiyorum. Sizi özlüyorum nezaket kokan her konuşmada sıkıntılardan ırak olunca aklıma düşer hep ilahi bir efsunla düşüşünüz yüreğime.. Ben sizi siz diye kaydetmek istiyorum günlüğüme... Ey siz... iyi ki geldiniz...
Sevgilerle...
TÜM YORUMLAR (1)