Ey beklenen!
Ey beklenen ;
Bak buradayım, senin şehrinde
Hadi çık bir yerlerden karşıma, çık Allah aşkına.
Can çıkmadan bedenden,
Ruh göçmeden yurduna,
Daha kıyamet kopmadan,
Çık hadi aniden bir köşe başından.
Söylenmemiş sözlerim var boğazımda,
Azad edeyim mısra mısra.
Sen, bir ömür beklediğim,
Bitsin beklemelerim, son bulsun nöbetlerim.
Bak bahar geldi, sıra sende!
Kırk ikindi yağmurları bitmeden gel.
Elif elif bak yüzüme
Bir gecenin bitiminde gel
Kara kara bak gözlerime
Sabah alacasında gün vurmadan avluya,
Bir anda düşsen sabahın kapısına, aydınlık niyetine.
Bakışımı düşürdüğüm izbelerden aldığım anda,
Gözlerin devrilse gözlerime,
Yine mavi gömleğin olsa üzerinde,
O çapkın bakışlarını iliştirip gözlerine
Bir gülümsemeyle devranımı döndürsen yine.
Ellerimi uzattığım her yerde, ellerin değse ellerime
Karışıp kuşların arasına, maviye uçsak önce
Düşsek sonra Süphan'ın eteklerine,
Kimse görmese, kimse tanımasa,
Kader bizi ele vermese,
Hiç telaşımız olmadan yürüsek hayatın içinde aheste aheste.
Korkuları, geç kalmışlıkları rüzgara verip, mumlar yaksak gün içerisinde,
Hadi sevdam,
Bin yıllık sevdalar aşkına, bir yerlerden çık karşıma.
Ey beklenen!
Öyle çok bekledim ki
Bekletmelerin af dilemeliyken beklemelerimden
Sen yine gelmedin!
Bugün bir kez daha seslenip, bin kez daha bekleyeceğim seni.
Beklemelerin en güzeli ile.
Gelsen çiçeklenecek yüreğimin çöl coğrafyası bir baştan bir başa,
Gelmeyişin dağları devirecek üzerime bir solukta.
Ey beklenen!
Bekliyorum, belki bir sabah tan yelinde gelirsin,
Belki gün içinde ya da mağrip üzeri nefesimi tutup, yüreğimi alacağım ellerime,
Gelirsen, okyanus dalgaları vuracak kederimin kıyısına
Med yok, cezir götürecek hepsini güneşin karargahına
Gelmesen, yüreğimi asacağım dilek ağacına ip niyetine.
Zaman mı bize yetmedi, biz mi zamana sığamadık bilmiyorum,
Bak tükeniyor her gün doğuşunda,
Güneşin saçlarından devşirdiğim umutlarım,
Kapanıyor yarınların kapısı, bitiyor ömre biçilen süre
Ve ben sana ölüyorum, ölmelerin en güzeli ile.
Nimet Öner
Kayıt Tarihi : 10.7.2015 23:30:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Ey bekleyen!
Bağışla...
gelemem....
Nasıl geleyim ki:
Şimdi mi çağrılır sevdanın türküsü... ...
Önce neredeydin?
Çok zamansız estirdin sevdanın yelini....
Ömür takvimimde vakit kalmadı.
Gayrı benim şehrim tarumar,
Sen de can çıkmak üzre
ben yarı canlı....
Nasıl sürünürüz bu sevdanın izinde.
Söyle
Allah aşkına!
Bilirim ki:
Söylenmemiş sözlerin var boğazında,
Azad edeceksin mısra mısra da:
İkimiz de nöbetteyiz bilesin....
Bilirim sıra bende de:
Her bahar yalancı devri alemde,
Tez gel. Diyor kırk ikindi yağmurları...
İliğine kadar da, aşk kokmuyor düştüğü toprak....
Yaz yağmuru işte...
Elif elif, efil efil esmiyor şimdiki aşklar...
Kimbilir şimdi kalbinin kapısı da: gözlerin gibi sürmeli...
Yorgunum...
Sürmeli kapıları ya,
Ya açamazsam!!!!
"Bir gecenin bitiminde gel" dersin eyyy... bekleyen:
Gayrı benim gecelerim sabahsız,
gülüşlerim sahte,
El gördü yılışırım...
Ne aşk-ı sabaha,
Ne aşk-ı sehere
Kifayetsiz sevda kandilim...
Kırıktır sevdamın şavk-ı aynası..
Gelmemin ne manası var?
Ben artık mavi giymiyorum eskisi gibi...
Esbabı kara sevdamın...
Tamam..
Ellerini uzattığın her yerde,yine ellerine değsin gönül ellerim...
Karışıp kuşların arasına, maviye uçalım yine...
Düşelim aşk-ı Süphan'ın eteklerine...
Kimse görmesin....
kimse tanımasın...
Varsın bize kader de ele vermesin...
Hiç telaşımız da olmasın,
yürüyelim hayatın içinde aheste aheste....
Korkuları,
geç kalmışlıkları rüzgara verip, mumlar yakalım gün içerisinde,
bin yıllık sevdalar aşkına,
bir yerlerden çıktım say karşına....
Kader müsaadesiz,
Kader çelme takmış sevdaya...
Mümkün mü? derim de:
Ey beklenen!
Lakin.
Sen.
yüreğini yine.
tak dilek ağacına...
Aşk bu...
Sevgi bu,
Sevda bu,
Su gibi bişey işte... Aziz...
Su felsefesi misali,
Kah üstünden aşar,
Kah kıyısından dolanır.
Kah dibe dalıp çıkar,
Kah buhar olur uçar...
Bi şekilde bulur seni...
Umudun kıyısı yok ki sevgili...
Lütfen!
Özür dileme beklenlerinden.
Mahçup etmeyelim aşkı...
Kul Figani
Ey beklenen!
Şehrinde yim,...
Haydi çık karşıma...
Nasıl yorum yapabilir ki Şiirin pirine şairin biri... Şaire :eserinde şiire yorumum yolunu tıkamış, söylenecek ne varsa esere inceden inceye nakış nakış işlemiş... Yorum /sızım... Bu sızı kafi bence... Eğildim kaleme, yüzüm dizelerin ayağı altına.... Saygı ve en kıyısız sevgilerimle...
Kul Figani
ERİTECEĞİZ HASRETİ TENİMİZDE
Hala bekliyorsan
Bıkmadan usanmadan
İnan bu can
Bu bedenden çıkmadan
Bir gün sessiz sedasız
Bir sokağın başından
Haber salmadan
Kapıyı çalmadan
Çıkıp gelebilirim ansızın
Şafak atmadan
Gelebilirim kıyamat kopmadan...
Boğazın tıkanmasın
Yürğin sızlamasın
Biter bir gün elbet
Biter bunca sancılı nöbet
Boşuna çekilmedi
Boşuna gözyaşı dökülmedi
Sabret
Bitecek elbet çekilen bunca hasret...
Sevdamız yüceden yüce
Önce
Susup bakışacağız göz-göze
Belkide
Dağın bir eteğinde
Eriteceğiz hasret tenimizde
Oturup özgürlük şarkılarını
Birlikte söyleyeceğiz ayni dilde
Ve yürüyeceğiz el-ele
Yürüyeceğiz seninle
Hemde çıkacağız Süphan'nın zirvelerine...
12.07.15
MUZAFFER KALABA.
Şehir ışıklarının,gözündeki ferdesin
Yorgun aramaların,dinlendiği yerdesin
Zifiri karanlıkta,ey beklenen nerdesin
Düş günün sabahına,aydınlık niyetine
İbrahim KURT.
Ey beklenen buradayım!
Senin şehrinde.
Çık bir yerden hadi çık gel karşıma
Can çıkmadan çık gel Allah Aşkına
Göçmeden bu Canım Tanrı Katına
Söylenmemiş sözler kaynar dilimde
Mısra mısra çığırırlar gönlümde
Sana söyleyeyim can hasretimde
Bitsin nöbetlerim artık seninle
Bu hayatı yaşayalım seninle
Her günün doğuşu seninle olsun
Gel bitsin hasretim yansın kurusun
Seninle bu gönlüm Baharı bulsun
Kıskansın kör şeytan gökte yıldızlar
Bil ki onlar bizden çok günahkarlar
Gel!
Bitsin ayrılık
Bitsin yalnızlık
Gel aydınlığım ol
Bitsin karanlık
Gel yeşersin artık bu Vefakarlık
Bendeki o Seni gel görmeye gel
Gel bitsin kalmasın arada Engel
Gel belli değildir gelmeden ecel
Bunu yazdım sana biliyor musun
Benim hallerimi görüyor musun
Anlarsın beni sen hep biliyorsun
Dallarımda üzüm kararmadan gel
Kalbimdeki hüzün kor olmadan gel
Tahsin EMEK.
Ey beklenen
Hadi çık gel bir köşesinden yüreğimin
Hadi gel ki Suphan'dan kar eritelim
Mor mudur dağlarım sararmış mıdır
Nicedir günlerin havan kararmış mıdır.........B.B.
Bülent BAYSAL
Nerden geldi bu karasevda başıma
gece gözlüm çık gel Allahaşkına
bahtım mı kara gün mü kara,
sevda mı kara?
hasretin zehir olup düşer aşıma..!
hiç yılmadım hala seni beklerim
ey beklenen..!
söyle bana nerdesin? .../ Canan EREN
Beklemektir sevda
Çekip gitmek kolay mı,
Kolaymı sevgiliye elveda...
İşte ben, adresin kayıp
Yitikliğin karanlık beldesi bu kentte
Islak kaldırımlarda adım adım
Seni sordum sevgili, seni aradım...
Bilir misin ne demek beklemek?
Seni bekler, seni düşünürken
Bir ömrü boşluğa indirgemek...
Talat SEMİZ
Hani inandığım o güçlü sevdam,
Nerde Yüzyıllardan getirdiğim birikmişliğim
Ve nerde zirvelerimin karı, rüzgarımın boranı
Bütün Sözlerimin Noktası nerde.....
Ey beklenen dönüyorum ben geri
Haydi bekletme gel tut artık elimi.......nergizçiğdem
TÜM YORUMLAR (48)