Evrim hipotezi, canlılığın kökenini açıklamaya yönelik iddialarıyla bilimsel çevrelerde uzun süredir tartışma konusu olmuştur. Bu hipotezin dayandığı temel hipotezlerden biri, ilkel dünya koşullarında amino asitlerin ve bu amino asitlerden proteinlerin tesadüfen oluşabileceğidir. Ancak bu iddia, hem matematiksel hem de kimyasal açıdan ciddi eleştirilerle karşı karşıya kalmıştır. Evrim hipotezcileri amino asitlerin ilkel dünya ortamında nasıl oluştuğunu açıklamak için Miller deneyi gibi çalışmalara atıfta bulunurlar. Miller'ın 1953'te gerçekleştirdiği deneyde, bir şişe içinde amonyak, metan, hidrojen ve su buharı gibi gazlar karıştırılarak elektrik kıvılcımlarıyla tetiklenen bir süreçte amino asit oluşumu sağlanmıştır. Ancak bu deney, pek çok bilim insanı tarafından eleştirilmiştir.
Deneyin Geçersizliği: Atmosferin Miller'ın kullandığı gaz karışımına uygun olmadığı daha sonra yapılan araştırmalarla ortaya konmuştur. Atmosferin o dönemde oksijen içerdiği varsayımı, deney sonuçlarını çürütmektedir.
Ortaya Çıkan Amino Asitlerin Kullanışsızlığı: Miller deneyinde üretilen amino asitlerin çoğu, canlı organizmalarda bulunanlarla uyumsuzdur. Bu amino asitler düzensiz ve kullanışsız yapılara sahiptir.
Evrim hipotezinin ikinci aşamasında, amino asitlerden proteinlerin oluşumu gibi daha büyük bir problem bulunmaktadır. Proteinler, belirli bir dizilimle bağlanan yüzlerce amino asitten oluşan karmaşık moleküllerdir. Matematiksel ve kimyasal açıdan bu sürecin tesadüfen gerçekleşmesi neredeyse imkansızdır:
Matematiksel Olanaksızlık: Proteinlerin doğru amino asit dizilimiyle tesadüfen oluşma ihtimali, evrenin yaşı boyunca gerçekleşemeyecek kadar düşüktür.
Kimyasal Engeller: Protein sentezi sırasında amino asitler arasında peptid bağları oluşur ve bu süreçte su molekülleri açığa çıkar. Le Chatêlier prensibine göre, suyun açığa çıktığı bu tür reaksiyonlar, su ortamında gerçekleşemez. Bu durum, yaşamın kökeninin okyanuslarda başladığı iddiasını çürütmektedir.
Evrim hipotezcilerinden Sydney Fox, bu problemlere çözüm üretmek amacıyla farklı hipotezler ortaya atmıştır. Fox’un teorisine göre, amino asitler volkanik kayaçlar üzerinde suyun buharlaşmasıyla kuruyarak protein oluşturabilecek bağlar kurmuştur. Ancak bu teori de çeşitli sorunlarla karşılaşmıştır:
Bütün sabahları üşüdüğüm
Bütün gördüğüm senli günlerim, onlar da gitsin
İçimde bir şarkı
Gözümde bir ışık kalmıştı herşeye inat
Kapat gözlerimi, sevdiğim anlar da gitsin
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta