Günde Yüzkırkdört kez,
Senin ismini çağırıyorum...
Günde Beş kez Tanrıyı ansam,,
Beş vakitle mesela,
Beş defa çağırsam yani....
En kutsal kulu olurdum kesin...
Gönül gel dellenme, çıldırma gönül,
Kalkamaz altında ezilirsin bil.
Nasihat dinler ol olmadan rezil,
Gözden akan yaşa aldırmadan gül.
Uçma daldan dala, gafil avlarlar,
Sevgimi söyleyemeden,saklamak,
Hata mıydı, günah mıydı, suç muydu?
Zülfünün telin gül gibi koklamak,
Hata mıydı, günah mıydı, suç muydu?
Gözlerim parlar duyunca ismini,
Aptal mı gönül şapşal mı nedir?
Gelmiş benden, al gül istiyor,
Ayrılmışım arıdan kaç yüz senedir,
Gönül benden türlü tür bal istiyor.
Aşk atına bindim olundum süvar(ı) ,
Zevraki harcıyla yapılan yapı,
Birleştirir birdi, ayrık olmazdı.
Zevrakla yapılıp çatılan kapı,
Açıktı dosta kapanık olmazdı.
Umurunda olmazdı isevi,musevi,
Gönül şehrim ateşlerde yanarken,
Adın ecel olsa ne yazar senin.
Sinemin bağında baykuş öterken,
Adın hazan olsa ne yazar senin.
Işığım söndü ki kaldım gecede,
Kırkaltdan rapor alayım sana,
Deli gömleğini giydirem kurtul,
Her an kayıyorsun bilinmez yana,
gideceğin bir yol bulduram kurtul.
Seni dağ başına atıp bıraksam,
Dolu dizgin,senle sevdamı,
Sevdalı yüreğimi avuçladım,
Taşımaktayken kuytuya,
Islanmasın sarı saçların diye...
Elimden düştü,
Kayıpta suya düştü.
Yine kanatlandı gönül uçuyor,
Sürünmek kesin, kalk belli değil,
Hazan bahçelerde yaprak açıyor,
Dal dal kesin gibi, kök belli değil.
Çamura bulandı, gittikçe yola,
Sevip sevip sonda ele kaptırmak,
Ben gibi beceriksizin becerişidir.
Hani nerde kaldı candan sevdiklerim,
Şimdi her biri bir hayta'nın eşidir.
Ömür heder oldu sevdiklerim yoluna,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!