Evimize Gidelim
“Beni bana gösterecek aynamdı, almışlar”
Behçet Necatigil’in anısına
Gözümde tüttüğünüz bir akşamüstü sezinledim
Yaz dönemi, hüzün kana karışmadan önce:
- anılar derin ve dar -
Düşlerimi okşardı mine gözlü bir gece
Çocukluğun soy adı, - evimize gidelim.
Aşklar, şairlerin yazdığı, beslediği evlerin
Avlusunda dilsiz mercanların seviştiği
- kollar nasıl da uzar -
Çok eskiden seninle – bağışlayın yüreğimi
Boş bakışlardan daraldı, evimize gidelim.
Göğsünüzde nilüferler ürperir elimi sürsem
Elveda yuvasız anka, çiçeksiz bahçe, anısız şiir
- serin göğüslü mezar -
Hangi hırkayı bürünsek ısınmaz gözlerimiz
Gündüzler mi kısaldı, evimize gidelim,
İlk evler, ilk evlilikler albümü, kırgınlıklar...
En çok kimi tükettikse, en çok kimi aradıksa
- dar çağlarda döndü zar -
Sırça gençliğimizin yabancı sınavlarda
Kırıldı kolu kanadı – evimize gidelim.
Maskeli balo bitti.. Arayan kim soran kim...
Çok eskiden sizinle buluşurduk törensiz
- sokakların gözü var -
Her köşede muskalı – kamçılı töreleriniz
Acı, çiğ hurma tadı – evimize gidelim
Gözümde tüttüğünüz her akşamüstü aynı resim:
Sayfalarda ellerin, solgun bir güllü desen
-hasret ne vakte kadar –
Kapatırken kitapları metal çağ, beni sizden
Başka hiç anlayan olmadı – evimize gidelim.
UZAKTAKİ SEVGİLİDEN MEKTUP
Bunu siz mi istediniz, gam yükünü yele verdi yüreğim
Bahçenizden özenle ayırdım ayrık günlerimi
Sancılarınıza giyotin kesildim, dirildiniz
Beni unutmalarınıza bengisu verdim, güreldiniz
Ben mineli akşam yeli
Gel git zaman renk bezedim kara toprağınıza
Öpülmemiş kollarımda çarmıh hasreti
Belleğimde eski aşklarım, telörgülerim.
Dolunaylı düşlerimi sizden miras bildim
Yeni akıntılara kapıldım dudağımın tuzuyla
Titredim uçurum bakışınızdan eksildim
Kaktüsleriniz yüreğimi kanatmadan önce
Serap düşkünüydüm ben kendi ıs’sız çölümde
Ben mineli bahar seli
Şimdi ipince yaz yağmurundan incinirim.
Kırılgan heveslerim, kadim sırdaşlarım benim
Hâlâ göğüs kafesimde gizemli putlarınız
Şirin dertlerinize derman oldum, şimdi devran
Değişti, odalar gitgide dar, sokaklar rüzgâr
Ben mineli hüzzam dili
Akdeniz’le bir kırlangıç ömrü söyleşemedim.
Üzgünüm, sizi hoyrat bir yüzyılda yitirdim
Çözümsüz saç örgülerim tel tel paslanırken
Kendime kuşbakışı serin bir avlu seçtim
Ben mineli dünya gülü
Yarın nemli balkonumda demlenen hasretimle
Bekliyor sizi akşam çayıma karanfillerim.
Ruhumu hüzünlerle incitmeyin, zaman benim
Göğüm sizinle gölgesiz, güneşiniz kolay gelsin
Nice görüşmeyeli
Zamanı gözlerinizle aldattım, başım dönüyor
Bilirsiniz sizi anımsadığım tan vakitleri
Tepeden tırnağa yaprak ve çiçek kesilirim.
Kayıt Tarihi : 8.8.2005 10:09:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
www.gullukdergisi.com
ve
Antalya GÜLLÜK Şiir Güldestesi grubu' na bekleriz hocam.
TÜM YORUMLAR (1)