Evcilik Oyunu Şiiri - Nurcan Bingöl

evlilik iki ayrı kişiliğin, iki ayrı ruhun ve bedenin
bir evde bütünleşmesi gibi;
ne kadar zordur halbuki
bir evcilik oyunu...
başkasıyla bir evi paylaşmak
zevkler ayrıyken, istekler de farklı olabilirken
yattığın yatakta bir başkası olması,
banyoyu bir başkasıyla paylaşma zorunluluğu,
yemek saatini kendine göre değil de
ortak bi saate alınması, wc de bile sıra bekleme gerekmesi,
diş macunu artıklarını lavaboda görmek
ve hiç bişeyi istediğin, bıraktığın şekilde bulamamak
özgürlüğün bitimi mi evlilik
belki ewt ama; kötü mü asla...

ewlilik paylaşmak, yalnızlıktan sıyrılmak bütünleşmek,
tamamlanmak, aşk varsa evlilikte en güzel rüya
herşeyin tadı başka
yemeğin, oturduğun koltuğu paylaşmanın,
yatağında sıcacık bir bedene sarılmanın
ve hep seni özleyen birinin olmasının güzelliği...
hele ki bu evlilik ağacı meyve verdiyse
çoğaldınsa iki tenin birleşmesinden bir aşk daha doğduysa
işte bu evliliğin en güzel rüyası
mucizevi varlıkla tanışma hissi;
onu kendine benzetmek
ya da bak kızımızın burnu da sana benziyor demek
işte o an için daha güzel bişey yok...
ewlilik aşkla başlar, bağlılıkla devam edermiş
meyvesini verir hayranlıkla sürer gider;
sonra alışkanlık olur adı, aşk gider saygı kalır geçmiş adına...
bazısı ilerler, bazısı körelir yok olur
kurur işte bir ağacın dalları gibi,
tek gerçeğin o ewlilikten sana kalan
aşk meyvesi olur seni bağlayan
o yoksa aşkta senden gittiyse evlilik çatırdar,
kökleri artık sağlam değildir...
İlgidir evlilikte ki en önemli besin kaynağı,
ilgiyi, heyecanı yitirdin mi vay haline
sıkıcı bir hayat hikayesine döner evciliğin...
Ya alışılmışlıklarla yaşamak,
yaşanmışlıklar hatrına sabretmek
kendinden ödün vermek
ya da yaşandı bitti deyip
yaşanmışlıklara teşekkür edip
herkes kendi yoluna deyip sabretmeyi değil,
kendi isteklerini yaşamayı seçmek...
evlilikte aşk biter evcilik devam edebilir...
sevgi azalmış boyut değiştirmiştir olabilir...
alışkanlık olmuştur sürer gider...
ama; saygı gitti mi herşey biter!