Esra Yolculuğu ( I ) Tılsım ve Yaratılış

Tahir Sadi
56

ŞİİR


3

TAKİPÇİ

Esra Yolculuğu ( I ) Tılsım ve Yaratılış

Şimdi toprağa inecek bir insan beklenişi
Kaçıcı ben olduğumu bilmediğim
Yine kırgın ve düşman karşımda karılıncaydı
Yazgımda duran bir avuç toprak hiç çiçek açmamış
Gözyaşına yakışacak kadar sevgilidir yalnızlığım
Kırgın kaldığımız biz değildik yolculuklar suskunca nasıl aşılır
Ya da henüz bilmiyorum nasıl var olunur
Korkusuna banılmış yazgı böyle mi okunmalı
Öğrenmiş değilim sevgili seni nasıl seveceğim
Kilit vurulmuş kale kapılarına bakınca gözükmüyor
Virane surlar, zaman çoktan yorulmuş
İnsan ile tabiatı aynı kalem yazdığında
Şeytana da pay ayırıp ihbar eden İlahı da tanıdım
Kan kirlisinden beden biçimleyip içini süslediğini anlattı
Üç gün gördüm bütün insanlara bakar gibi
Dün döngüsünde iken uyandığıma yakın
Sevgilimin damarlarına yatkın ve aşina durmuştum
İrilendin büyüdüm, dinlenmeye vardım
Aşk saçlarına uzanıp
Üzerime örttüğü namusuyla uyudum
Yarın gelecek meleği konuştuk
Usluca sözleştik bekletmemek için
Tek kalanımız olunca can dolusu dünya acısı
Çok taşıdığım hüznün nasırsız hamalı olmaz
Ben bu dünyaya kendimi göremeye gelmedim
Cehennem nedir Cennet nedir ikiletmem
Ne denildiyse odur
Tarif kitaplarına yatkın kelimelerim yok
Hangi odası olursa varacağım
Misafiri olduğum Rabbimi inkâr etmeyeceğim
Karanlık dünyada yeşeren bir çiçek bekledim
Büyüsün de ölsün öğreneyim nasıl ölünür
Mutluluk veya huzur benimle kardeş kalmış değil ki
Damlayan gök sularına ağzımı açınca çocukluğum
Rahimlere düşen ruhlar pansiyonunda idi kalbim
Su ve topraktan fışkıran kan pıhtısına bakındım
Elim yüzüm ve gözlerim
Başlarken sevgilim için bahane bulamadım
Didiştik ve yorulduk son nefeslere yakın göze bakıncaydı;
Söyle senin için ne diye kendime yaratıldım
Sevgilim sen ve Allah
Hanginizden hanginize kaçacağım

Tahir Sadi
Kayıt Tarihi : 16.12.2025 21:17:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!