Dur rüzgar, dur, sert esip de böyle üzme beni
Bırak hazan yaprağı dallarında çürüsün.
Topraklara karışıp yok olmadan bedeni,
İnsancıklar sürüsü hep altında yürüsün...
Görmez misin,duymaz mısın,garip bir diyarda
Bir hıçkırık,bir çırpınış şimdi son bulmakta,
Minik serçeciğin kanatları kırılmakta.
Sevda çiçekleri solmakta hoyrat ellerde...
Ne olur susun ey ölümlüler!
Anlatmayın bana ölümsüz sevdalarınızı.
Biz öteler ötesinde,mor ötesinde
Bir gonca güle gönül koymuşuz...
Bir sevda çiçeği,bir hazan yaprağı
Bu iklimde ikisinin işi ne?
Biri umutlara, sevdalara yelken açmış,
Diğeri ki damardaki öz suları kurumuş.
Biz dilemedik karanlıklara çığlık atmayı,
Biz istemedik kara sevdalara düçar olmayı
Gelene değil,gönderene baktık,
Gündüzleri güldük geceleri ağladık...
Kayıt Tarihi : 25.5.2000 14:59:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!