Asırlık çınarların gölgesinden
yaprakların hışırtılı sesinden
geçtik iki yakasından yeşillikler akan yolu
yüzümüzü yıkadık o tarihi çeşmede
su içtik billur kesilmiş ellerimizle
ruhumuz dinlendi akşam serinliğinde
bir rüya mıydı yoksa o gördüğümüz
çay bahçesinde gökyüzüne bakıp güldüğümüz
her nasılsa köpükten bir hayal ördüğümüz
o çok fasılalı bir zaman diliminde
Hele o orman ne deli bir ormandı öyle
çayır yeşili yollarında çok koştuk
sustuk zaman zaman gözlerimizle konuştuk
çocuklar gibi uçtuk gökyüzünün derinliğinde
çoştuk özgür pınarlar gibi çoştuk
kaybolduk sevdanın o sarhoş ikliminde
sizin saçlarınız da ormanlar gibi gürdü
ruhunuz deli gönlüm gibi uçarı ve hürdü
yüzünüzde gezinen o parlak aydınlık
ve hep gülümseyen ışıltılı bir çift siyah göz
hayale daldım da gördüm bir gürcü kiliminde
Kayıt Tarihi : 22.7.2013 15:08:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Mehmet Atilla Maraş](https://www.antoloji.com/i/siir/2013/07/22/eski-sevdalar-16.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!