Yasa mı büründün? Mendilin ıslanmış bacı
Ata ocağını böyle görmek ne acı
Hele hüzünlü bir türkü dola da diline
İnelim bizim eve doğru şu yamacı
Felek neden bizle bozmuş kafayı neden?
Acı bir feryat yükselir bu yıkık evden
Anılar bir bir geçerken gözüm önünden
Birden babamın sesi geldi içeriden
Hayal ettim birden içerdeki odayı
Yanakları narlı kuzineli sobayı
Kaptırmazdım hiç bir zaman kardeşlerime
Derslerimi yaptığım mavili masayı
Hem fırındı hem de mutfak tandırın başı
Oh be! Ne de güzeldi güveçte ayran aşı
Anam pişirince hengameyle sıcakta
Yemesi pekte hoştu o incecik lavaşı
Kilere girdim sırayla dizili küpler
Turşular üzüm,lahana,muşmulayla,biber
Tereyağ,kavurma ,birde gögermiş loru
Dürüm yapıpta yerdim çayla birer birer
Oradan çıkıpta büyük avluya geldim
Sesleri duyunca hemen odaya daldım
Pencere önünde oturmuşlar makatta
Yine muhabbette anamı,babamı gördüm
Dış kapının tokmağı vuruldu aniden
Kimdir o? Diye seslendim içeriden
Aç gardaş benem,dedi Celal ağabeyim
Kapı zırzasını indirdim beklemeden
Gene çakırkeyf olmuş benim yiğit dadaşım
Evimizin neşe kaynağıdır gardaşım
Bir çift turna gördüm diye türkü tutturdu
Tutturdu da evdekileri de coşturdu
Fadime bacım hemen katıldı türkümüze
Netice ablam da atıldı sesimize
Şayan,Sevgi bacım bakarlarken köşeden
Odadan çıkan anam gülüyordu neşeden
Gördüğüm hülyadan uyandım bir ses duyunca
Tatlı bir rüyaymış hayallere dalıca
Değirmenci kederle uzaklaştım oradan
Buradan göçenlere rahmet etsin Yaradan
Kayıt Tarihi : 27.7.2020 20:00:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!