Bu dünyanın en sessiz hayvanı,
Sesini çıkarmadan..
Hiç itiraz etmeden,
Tabiri caiz ise 'eşek gibi çalışanı...'
Herhalde eşektir!
Sırtına bineriz,
Dağ gibi yükünü yükleriz..
Sanki doğuştan bir keriz,
Herhalde eşektir biliriz!
İnsanlar arasında,
Ta çocukluktan askere kadar..
Kızdığımızda en azından 'eşeklik yapma'
Ya da, 'eşşekoğlu...eş...' deriz!
Yani, bilmem ki bu hayvandan ne isteriz.
Arasıra, eşek olduğunu unutup,
Şöyle keyif içinde bir anırsa...
Duyunca alaylı gülümseriz.
Onu da hoş karşılamaz,
Birisine kızınca;
'Eşek gibi anırma...' deriz.
Ama aslan deyince kükreriz,
Yelemiz kabarır sanki...
Aslanı nedense çok severiz!
Çoğu kez aslan gibi kükreriz..
O aslan insanla başbaşa kalsa,
Lokma lokma parçalar yer,
Bunu da biliriz...
İnsana hiç de dost değildir,
Fırsatını bulunca hemen parçalar;
İnsanoğlu dostluktan ne anlar!
Aslan ya aslan olsun yeter...
Adımızı hatta soyadımızı 'aslan' koyarız,
Zavallı eşek sanki hakaret timsali,
Ya da küfür misali...
'Eşek' deyince atar tepemiz.
Ne kadar nankörüz? !
Eşek, aslan gibi çalışır gece gündüz
Ama adı eşektir yine...
Aslan, belkide eşeklik edip insanı parçalar,
Ama adı yine aslandır...
Aslında eşek bir dost gibidir yakındır bize,
Aslan insanoğluna sanki bir düşmandır...
Haydi bundan gayri ne söylersen söyle,
İnsanoğlunu gel de inandır!
İnsanlar aslan gibi olmak ister!
Yelesi hepsinin doğuştan kabarık...
Eşek gibi, gücünün üzerinde çalışsa da
'Aslan gibi çalıştım...' der eve varıp!
Gizleriz.
Kayıt Tarihi : 30.9.2008 15:20:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!