sen hep kaçmayı seviyorsun,
ben çabucak şaık olmayı.
sen hep gözlerini kaçırıyorsun,
ben ise mavilere dalmayı.
sen yürümeyi seviyorsun,
Unutmak kolay,
Unutulmaktır bana dokunan,
Unutulmaktır beni mezara koyan.
Sevdalanmak kolay,
Yağmurlu bir son bahar akşamı,
Hasretlerini dizginleyemezsin,
bu gece yine canım bir yudum intihar çekti
bir yudum intihar bu yaşlı ruha ne güzel gelecekti
ne çok içmişim bu gece,
bardak boş, ben ondan medet umarım.
o kadar çok bezmişim ki hayattan,
intiharı şerbet niyetine içecek kadar.
sırası gelecek herşeyin,
nasıl acılarda iken tatlıları özlediysek,
tatlılıklarda da acıları öğretecek bize zaman.
olanlar özlenmeyecek.
kara bir hasret duyulacak olmayanlara.
olmayanların olma sırası gelecek yavaş yavaş.
Canımın gözyaşları bunlar,
Bitirilişin son günleri,
Kahpece yaşanan hayatın,
Açmadan solan gülleri bunlar.
Kanımın son damlası bunlar,
Sensizlik başka bir şey,
Adını bile koyamadım, yasını bile tutamadım.
Sensiz geceler firari uykularımın,
Hasretin ta en derin yeri,
Nisan ayında taze zerdali çiçeklerine,
Kırağı vurması sensizlik,
artık her şey için çok geç biliyorum
zamanı durdurdum içimde,
sensiz bu hayali dünyada,
yavaş yavaş tükeniyorum,
seni seviyorum demek ne zor gelmişti yüreğime
şimdi o başkasına ait gözlerinle,
sokakların titreten yalnızlığı
gelip nereden buldun beni
mesken tuttu yüreğimi köşe başları
yalnızlık soyutluyor hayattan beni
benim çabam boşuna
önce denizi süsler,
uçuşan martılar,
sonra gökyüzüne döner,
bana ilham veren kuşlar.
önce bahçeye yakışır,
çağlasın yarınlar,
coşsun geleceğe dair ne varsa,
varsın ben durgunlaşayım,
varsın, demir attırayım bu çılgın denizin bütün gemilerine,
ve bütün limanları ateşe vereyim,
ölsün bütün umutsuzca bekleyenler ölsün,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!