Şehla gülüşlerinde
Terk eyledi
Bir yağmur damlası
Şehirlerin küçücük ellerinde
Ne sevdalar bıraktık
Gül(dük) ,aç(tık) acı
Rakkaseler taş ördüler
Hayalistana
Kırk kapıda kırk mızrap
Pimini çeker gecenin
Paryadan farkı yok
Müderris ruhumun
Gecenin kadranı
Zemheriyi vuracaktı uzaklaşan sesinde
Ardında nice müntehirler
Saçlarında çerağ yakmış
Kaç asır nehirlerde gördüğüm zeberced
Ayaklarını yıkadılar küllerinde
mevsimsiz kederler içinde
çalınır kapılar
canını dişine takmış
yalnızlıklarla soyunur gece
şimal yıldızında
açılmayan bir kapının ardında
Haziran Istanbul' unda bir pazar
Kalabalıklar akşamında
Saatler kör
İki inci arasında
Düş kuruyor istiridye
Binlercesini aldım yanıma
Sripada’nın mor dağlarında
Kül rengi bulutlar koydum ölümle arama
Kendi yaşamımın hünkarıyım
Göç yorgunu gözlerimin serabında
Kendi masalını dinleyen bir eceydi
Sri lanka’lı kızlar
Şiir eskileri topluyor
Kavafis
Mürekkep kokan taze sevdaların
Sen ikliminde
İki ayağı bir pabuca girmiş
Kayıp zamanların adın kokan
Zaman baharın düşmesi anı
İncisi şehr-i İstanbul'un
Üsküdar..
Nasılda sevmelerin ortasında
efkar...
Güller derdim mavi bir hayatın
Eski zaman işi bir değirmenin
Tunç yüzlü kır sakinidir bahar..
Bu akşam yok yazıldı
Kayıp şehirlerin
Maarif takvimlerinden
Düş(tün)
Hangi şiir elinden tutsun
Yaşanmamış yarınlarda
Bakışların kadar yaşadım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!