Ardından hayaller, düşler kurduğum,
Sineme atılmış kördüğüm sensin.
El-âlemden sakladığım sır gibi,
Nakış-nakış yüreğime ördüğüm,
Aklımı, gönlümü verdiğim sensin
Demek veda yaprağı düştü aşk takviminden
Bilmezdim ki insafsız, elinle yolacaksın
Bilmezdim gözlerinle ettiğin yemininden
Kefaretsiz, gönlünü ricatkâr kılacaksın.
Son bir defa elimi tutmadan gidiyorsun
sen
yedi rengi ömrümün
şafak kızılım
portakal turuncum
başak sarım
sen bahar yeşilim
-Oğlum Ahmet Kaan için -
Kadir’sin, Rahîm’sin Rahman’sın ya Rab!
Duamı rahmetin eşiği eyle
Keremine şükür, Sübhan’sın ya Rab!
Yedi iklim O’nun beşiği eyle.
dil nasıl anlatır bilmem ki seni
ne desem yakışır güzelden yana
saçların
sevda sarısı
gözlerin
deniz mavisi
Bir gariplik yok mu sence bu işte?
Sevene, küsene şiir yazarsın
Olmuyor, olmuyor, olmuyor işte!
Yahu bir görsene, şiir yazarsın
Deden de, baban da, anan da şair,
Zerre zerre işlenmişim ben sana
Varlığında yalan dünya bir yana
..........İki yandan diğerisin Zernîşân
Kaderine düğümlenmiş kaderim
Bu hal üzre sonsuzluğa giderim
âlemde döt köşe benimdir derken
ümidim, huzurum, tamdı herşeyim
bir mevsimde yedi iklim gezerken
bir garip iş oldu; ben nöbetteyim
bitti mi esrarlı peri masalı
Gözlerin gönlüme düşeli beri
Aklımdan gitmiyor deniz gözlü kız
Bir-üç, üç-beş demez sen nöbetleri
Tükenip, bitmiyor deniz gözlü kız.
Sensiz hiçbir şeyle gönlüm kanmıyor
Bir boncuktu elimdeki
Soluk, soğuk, kirli, paslı
Sıksam ufalanacaktı,
Bıraksam; yere düşecek
Pamuklara sarılası…
Bir düşürsem, ya da kırsam
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!